Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kadınlık mı Annelik mi

Elisabeth Badinter

En Eski Kadınlık mı Annelik mi Sözleri ve Alıntıları

En Eski Kadınlık mı Annelik mi sözleri ve alıntılarını, en eski Kadınlık mı Annelik mi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Verilen her türlü karar, saikleri ve sonuçları hakkında düşünmeyi gerektirir. Dünyaya bir çocuk getirmek, çocuğa öncelik verilmesini kaçınılmaz kılan uzun vadeli bir taahhüttür. Bu, bir insanın, hayatında alacağı en alt üst edici karardır. Sagduyusu kişiye bu meseleyi iki kere düşünmesini; fedakarlığının sınırlarını ve bu işten alabileceği zevki ciddi bir şekilde sorgulamasını söyler. Peki gerçekten böyle yapılıyor mu?
Bir kadının (ondan daha az derecede olmak üzere bir erkeğin) ya da bir çiftin çocuksuz olması, daima sorgulama gerektiren bir anormallik olarak görülür. Çocuk yapmamak ve normlardan kaçmak nasıl bir şeydir! Bir anneye neden anne olduğunu; anneliğin gerektirdiği olgunluktan ve sorumluluk duygusundan nasibini alıp almadığını sormak (ve ondan geçerli nedenler istemek) kimsenin aklına bile gelmezken çocuksuz insanlardan sürekli bunun gerekçelerini açıklamaları istenir.
Reklam
"Önce ben" in ilke haline geldiği bir uygarlıkta annelik bir meydan okuma hatta bir çelişkidir. Anne olmayan bir kadın için meşru olan şey, çocuk ortaya çıktığında meşruiyetini yitirir. Kendine ilişkin kaygılar yerini kendini unutmaya bırakır ve "her şeyi istiyorum" şiarı "ona her şeyi sunmalıyım"a dönüşür.
Zevk için dünyaya bir çocuk getirme kararı verildiği andan itibaren alacaktan çok borç konuşulur. Eskiden hayattan alacaklı durumdayken, artık ne Tanrı'nın ne de doğanın vazettiği ve günün birinde, dünyaya gelmenin kendi isteği olmadığını hatırlatmayı gayet iyi bilecek olan birisine karşı sonsuz bir borçluluk durumuna geçilmiştir.
"Herkes çocuk yapabilir ancak müstakbel annelerin çok azı esas hakikatin farkında: Çocuk sahibi olmak hayatın sonudur."
"Geleneklerdeki devrim iyi eğitimli erkekleri ve kadınları birbirine yaklaştırırken, bu kadınları daha az eğitimli olanlardan tamamen uzaklaştırmıştır."
Reklam
Her şey anneliğe karşı sağır bir direnç yükseliyormuş gibi gelişmektedir. Kadınlar üremeyi kontrol altına aldıkları andan itibaren okuyorlar, emek piyasasını ele geçiriyorlar ve ekonomik bağımsızlığı ya da kariyer yapmayı hedefliyorlar. Annelik artık doğal bir gerçeklik olmaktan çıkıp, bir mesele haline geldi. Çocuk sahibi olmayı reddedenler hala azınlıkta olsa da, yeni bir kadın kimliliğinin ortaya çıkmasını gerektiren hakiki devrim kapıdadır.
Annelikte başarısız olmak
Yanıldığınızı, anne olmak için yara­tılmadığınızı ve bu işten pek de tatmin olmadığınızı itiraf et­tiğiniz anda sorumsuz canavarın tekine dönüşürsünüz. Bu­nunla birlikte, toplumun bütün sınıflarında bu gerçeği yaşa­yan, yeterince sevilmemiş, iyi yetiştirilmemiş ve tek başına bırakılmış bir sürü çocuk vardır!
Sayfa 23 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Gelenekler­deki devrim iyi eğitimli erkekleri ve kadınları birbirine yak­laştırırken, bu kadınları, daha az eğitimli olanlardan tama­men uzaklaştırmıştır.
Çocuklar önceliklidir!
Eğer iş dünyası hayal kırık­lığı yaratıyorsa, size hak ettiğiniz mevkiyi vermiyorsa, size ne umduğunuz sosyal statüyü ne de parasal özgürlüğü su­nuyorsa o zaman işten ne beklentiniz olabilir ki? Bu nedenle kadınların çoğu annelik statüsünün de ayrı bir değeri olduğunu ve çocuklarının ba­kımı ve eğitiminin kendi başyapıtları olabileceğini düşün­meye başlar. Her zaman acelesi olan, mesleki ve aile­vi gereklilikler arasında iyi kötü bir denge kurmaya çalışan anneler, yeni bir motto edinirler: Çocuklar önceliklidir!
Sayfa 38 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ne tuhaftır ki toplum, sahip oldukları sorumlulukları inkar edenlerden çok, onları ölçüp biçenleri sorgulamaktadır...
Sayfa 149 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
206 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.