Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1. Cilt

Kan Mevsimi

Ekin S. Koch

Kan Mevsimi Gönderileri

Kan Mevsimi kitaplarını, Kan Mevsimi sözleri ve alıntılarını, Kan Mevsimi yazarlarını, Kan Mevsimi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Beni kıran yokluğu değil, beni nasıl kırabileceğini bilmesine rağmen kırmayı seçmesi olmuştu.
"Ölüme terk edilmemeyi hep başıma gelebilecek en kötüsü sanırdım. Ölümsüzlüğün dünyanın vadedebileceği tüm kötülükleri deneyimlemek için biçilmiş bir kaftan olduğunu burada gördüklerimle anladım."
Sayfa 264Kitabı okudu
Reklam
"Her gün aynı güne uyanıp aynı Ruslan gibi davranırsam hiçbir şeyi değiştiremem. Kendime yarattığım çaresizlik burada yatıyor."
Sayfa 255Kitabı okudu
"Ee, nereden başlıyoruz?" diye sordu. Omuz silktim. "Özür dilemekle başlayabilirsin mesela." Şu an dudaklarımı süsleyen zafer gülümsemesinin daha sahici olduğunu biliyordum. Çünkü bu cümleyi kurabilmek için gün saymıştım. Şimdi sarf edebiliyordum. Ece mahcubiyetle tekrar koltuğa gömüldü. "Haklısın. Sana yaşattığım korkuyu düşünemiyorum bile. Yaptıklarım için özür dilerim, tüm samimiyetimle. Ama gerçekten elimde olan bir şey değildi. O an gözüm dönmüştü." "Bana kalırsa o gün için haklı sebeplerin var ve özür dilemek zorunda değilsin. Ben öncesini diyorum." Ece'nin kaşları kalktı. Her nasılsa kontrolünde olmayan bir şey için özür dilemek kadar kolay değildi bu seferki. Bilerek ve isteyerek yaptığı seçimlerin özrüydü. Kişiliği için af dilemesini istiyordum.
Sayfa 219Kitabı okudu
"Artık bitmesini istiyorum," dedi. Gözlerinden bir damla süzülüp saçlarından akan damlacıkların arasında kayboldu. "Bugün bitmek zorunda değil," diye fısıldadım. "Yarın?" diye sordu ikna olmamış şekilde. "Yarın da zorunda değil. Bir sonraki gün ve ondan sonraki gün de..." Başımı yatırıp alnımı onunkine dayadım. Benim zihnimi. mantığımı da emebilse ve bir şeyleri daha net görebilseydi keşke "Artık yaşamak bir zorunluluk gibi hissettirmeyene kadar ölümün de bir zorunluluk olmadığına inan." "Niçin?" Aynı umutsuzlukla fakat daha düşük bir dirençle sordu bu sefer. "Bugün bir neden bulamıyorsun diye bilinmezliklerle dolu bir yarını neden öldürüyorsun?" "Çünkü... Çok zor."
Sayfa 162Kitabı okudu
Kendimi öylesine düşük, aciz ve acınası görüyordum ki bana benzeyen en ufak bir şeye tahammülüm yoktu.
Reklam
Bana bir gün acıyarak bakmıştı. "Sen iyice yolunu kaybettin, Ruslan. Hepimizin yaraları var. Seninle başka birinin yaralarını sararken tanıştık. Ama sen hiçbir şey öğrenememişsin. Devayı dışarıda arıyorsun. Her gün daha çok uzaklaştığın kendin en büyük sığınağınsın ve yakında onu da kaybedeceksin."
-K- alıntısı
Aşil'in lanetiyle çok benzer bir hikâyeydi. Yunan savaşçısı Aşil, güç görevlerin üstesinden gelmek için kurşungeçirmez bir tene, yenilmez bir kuvvete sahip olmak istemiş ve yeraltı dünyasında ters aktığına inanılan Styx Nehri'nde yıkanmış. Bu nehir ona istediği gücü vermiş ve bir orduya eş değer bir yıkıcılıkla zaferler elde etmiş Aşil. Ancak edindiği kuvveti yalnızca küçücük bir savunmasız nokta seçerek elde edebilirmiş. Aşil savaşta en korunaklı bölge gördüğü topuğunda seçmiş bu noktayı. En nihayetinde de ayağına batan bir diken onu canından etmiş.
Psikoloğum Müsebbiha Kılınça, Cam kırıklarına muhtaç olmadığım bir hayatın varlığını bana gösterdiğiniz için...
44 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.