İlk defa Fransa’yı hatırladı. Daima değere, insanlığa hizmet ettiğini haykıran bu millet, yüz senedir Afrika’yı kana boyuyor, çölün silahsız, saf, masum, insan canlısı, ahlaklı ve asil evlatlarını mitralyözlerle öldürüyor, huzurlu şehirleri, sakin yuvaları seri ateşli toplarla yıkıyor, hiçbir suçu olmayan koca bir milleti esir yapıyor; vatanlarını, mallarını, çalıyor; ırzlarını, hayatlarını, ruhlarını zapt ediyordu. Cezayir, Tunus, Sahrayıkebir, Senegal, Madagaskar ve İlah…
...sarhoş aşıklarla dudak dudağa öpüşerek geçen artistlerin, medeni ve asil Batı’nın vahşi Türkiye’ye bir hediyesi olan bu kibar ve imtiyazlı kadınların arsız kahkahalarını işitmiyordu.