Bağlanabilmek için bağımsız olmak gerekir. Oysa insanların çoğu, yeni ilişkilere eski bağlarla geliyorlardı. Geçmişten gelen ister güvensizlik, ister anlaşılamamak, isterse de çevrelerine ördükleri savunma duvarları olsun, her bağ yeni ilişkiyi özgürce yaşamalarını engelliyordu. Daha önceki ilişkilerinde haksızlığa uğradıkları konusunda belki haklıydılar ama, haksızlık edenin karşı taraf değil de, bir türlü bırakamadıkları "geçmişleri" olduğunu göremiyorlardı.
Oysa, zirveye varanların adımları seninkilerden daha büyük değildi. Ama onlar, o küçük adamları birbiri ardınca atmayı sürdürmüş kimselerdi. İmkansızı gerçekleştiren mucizeler değil, sürekliliktir. Suya sarp kayaları deldiren de budur.
"Bağlanabilmek için, önce bağımsız olmak gerekir.
Oysa insanların çoğu, yeni ilişkilere eski bağlarla geliyorlardı. Geçmişten taşıdıkları ister güvensizlik, ister anlaşılmamak, isterse de çevrelerine ördükleri savunma duvarları olsun, her bağ yeni ilişkiyi özgürce yaşamalarını engelliyordu. Daha önceki ilişkilerinde haksızlığa uğradıkları konusunda belki haklıydılar ama, haksızlık edenin karşı taraf değil de, bir türlü bırakamadıkları 'geçmişleri' olduğunu göremiyorlardı."