Her şeye rağmen her insanın, seni en çok öfkelendirenin dahi,
derinindeki saflığı hatırlamak ve ona karşı şefkati kaybetmemek,
bir insana duyduğun öfkeyi sınırlandırabilmek,
bu gri kentlerin, çağın insanlarının insan doğasına uyumsuz tüm kargaşalarının ortasında ruhsal izolasyona geçip öz varlığını kucaklamak,
dingin bir ruh hâline sahip olmak, dingin kalabilmek, küçük kıvılcımları büyük yangınlara dönüşmeden içinde zarifçe söndürebilmek,
empatiye, başkalarına saygıya, dürüstlüğe giden yolun önce kendine, yani bir insana, yani en iyi tanıdığın insana, içindeki insanlığa saygı duyabilmekle, ona tutunabilmekle, kendine dürüstçe derinden bağlı kalabilmekle başlayabileceğine inanmak,
kendine dönmek.