Yazınsal Bir Tür Olarak

Kısa Öykü

H. E. Bates

En Beğenilen Kısa Öykü Gönderileri

En Beğenilen Kısa Öykü kitaplarını, en beğenilen Kısa Öykü sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Kısa Öykü yazarlarını, en beğenilen Kısa Öykü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çağdaş kısa öykünün, iki kısa yaşamdan kaynak bulan nehirden doğduğunu söyleyebiliriz: Gogol ve Poe. ''Hepimiz Gogol'un paltosundan türedik'', sözü -sanırım Gorki'ye ait- tartışılmaz bir gerçek, çünkü Gogol tüm şiirsel gerçekliği ile yalnızca çağdaş öykünün babası değil aynı zamanda kusursuz betimlemelerle duygusal bir canlılık içeren ve bugün bile çok çağdaş bir ürün olarak değerlendirdiğimiz kısa öykünün de yazarı. Gogol şu sözleri söyleyen tüm yazarların babasıdır: ''Zengin ya da yoksul, serüven ruhlu ya da dar görüşlü, iyi ya da kötü, sıkıcı ya da ilginç olsun, bir yazarın üzerinde çalışması gereken ana malzeme sıradan insanların yaşamlarıdır.''
Sayfa 16 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Tanımlararası Kısa Öykü
Jack London kısa öykünün ''kısa, öz, canlı ve ilginç olması gerektiğini belirtir. Elizabeth Bowen, haklı olarak somut bir tanıma yanaşmadan, ''kısa öykünün en temel gerekliliği somutluktur'' der. ''Kısa öykü, yazarı zorunlu olarak yazma eylemine iten geçerli bir izlenim ya da algıdan kaynaklanmalıdır.'' E.J.O'Brien'ın görüşüne göre, ''niteliksel bir analiz içinde kısa öyküde aranması gereken ilk özellik, yazarın seçtiği gerçekleri ve olayları, metne ne derece bir gereklilikle yedirebildiğidir.'' Hemingway'in, Amerika'daki editörlerin neredeyse yarısı tarafından kabul edilmeyen ''Fifty Grand'' adlı öyküsünü havada kapan Ellery Sedgewick, kısa öykünün ''bir at yarışı gibi'' olduğunu ileri sürer. ''Önemli olan başlangıç ve bitiş noktalarıdır.''
Sayfa 10 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Reklam
...kısa öykü on sekizinci yüzyılda yükselen romanların, aleksandrin dizelerin ve laf kalabalığından öteye geçmeyen denemelerin gölgesinde kalmıştır. Türün bütün yükselme şansı ortadan kalkmıştır. Poe’nun Böyle bir sorunu olmadı. Tiyatro, karşısına bir engel olarak çıkmadı. Roman hiç kuşkusuz yüzyıla damgasını vuran türdü, fakat iki sanat dalı hiçbir zaman bir rakip olmadı ve yüzyılın sonuna doğru, kısa öykünün zararına olan bir ilişki içinde yan yana geliştiler. Onu izleyenler gibi, Poe’nun başka bir şansı daha vardı. Gelişmekte olan ülkelerde “halk” denen onu sor çok büyük önem kazanmıştır ve bir kişi Greene okuyorsa, bin kişi de Poe okumaktaydı. Yine aynı dönemde magazin kültürü oluşmuştu ve Poe gibi on dokuzuncu ve yirminci yüzyıl yazarlarına, dünyada tanınma olanağı sağlayan geniş bir platform ortaya çıkmıştı. Eğer bu platform olmasaydı, bugünkü anlamda bir kısa öykünün var olmayacağı kanısındayım. Poe, bir yazar olarak önemli; fakat aynı zamanda bazı büyük güçlerin bir araya gelmesi açısından da ayrı bir önemi var: kendi dehasının, yeni bir çağın ve sınırları olmayan geniş bir topluma duyulan açlığın güçleri. Fakat benden, Gogol’ün daha iyi bir yazar olduğuna ve kısa öykü türünün gelişiminde çok daha önemli bir rol oynadığına inanmam istense, bunu hemen yaparım. Öte yandan, hepsi Palto’dan türemiş olsa da, yazdıklarında Gogol’ün izlerini taşıyan bir kaç yazar adı bile söyleyemem. Fakat Poe’nun açık bir biçimde silinmez izini taşıyan onlarca yazar gösterebilirim
Sayfa 21 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Düz yazı süslü oldukça, yalnızca zarif anlarda yazılmaya devam ettikçe ve romantik ideallerle, romantik sosyal ön yargılarla gölgelenmiş gözlerle değerlendirildikçe -yalnızca kralların ve lordların kahraman olarak görüldüğü zamanlar o kadar da uzak değil- kısa öykünün bir rönesans yaşaması çok zor olurdu.
Sayfa 18 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Bugün hepimiz, kendini ifade edemeyen koca bir sınıfın temsilcisi olan Sherwood Anderson'ın kadın karakterini görmüşüzdür, Hemingway'in siyah paltolu ve şapkalı karakterini hepimiz tanırız; Pritchett'in sarı saçlı karakteri de fazla yabancı değildir. Sosyal iletişimin gelişmesi, bu üç yazarı ve içinde bulundukları kuşağıi sıkıcı bir zorunluluktan kurtarmıştır. Betimlemek artık zorunlu değildi, anıştırmak yeterliydi. Uzun betimlemeler, eksiksiz ayrıntılar, her yönüyle ortaya konulmuş bir arka plan artık zorunlu birer gereklilik olmaktan çıkmıştı ve bir kadını ellerinin biçimiyle tanımak okurlar için yeterli hâle gelmişti.
Sayfa 16 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Sınırları kesin olan mı, yoksa bulutsu bir belirsizliği olan mı daha güzeldir? Ayın dingin mavisi ve beyazı mı, yoksa gün batımının yabanıllığı mı? Gökyüzü nasıl tuğlalardan yapılmamışsa, öykülerin de boru hatları gibi döşenmediğini unutmamak gerek.
Sayfa 11 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Reklam
57 öğeden 61 ile 57 arasındakiler gösteriliyor.