Toy insanlar, ümit ettikleri yere gelememenin suçunu ailelerine, eşlerine, çocuklarına, arkadaşlarına ve sahip oldukları şartlara yüklerler. Olgun bir insan ise kendisini inceler, hatasını bulur ve onu düzeltmeye çalışır.
Tanrı hepimizi Popüler Optimist olarak yaratmadı.Çünkü çok fazla eğlenirdik ama asla düzenimiz olmazdı. Tanrı hepimizi Güçlü Klorik olarak da yaratmadı. Çünkü o zaman peşimizden gelecek kimse olmazdı. Tanrı hepimizin Melankolik olmasını istemedi. Çünkü işler yolunda gitmediğinde hepimiz oturup kederlenirdik. Ve Tanrı Barışçıl Soğukkanlıları, diğer üç grup kişiliğin duygularına tampon olmaları ve dengeyi sağlamaları için özel insanlar olarak yarattı.
Florence LITTAUER
(Kişiliğinizi Tanıyın)
Kendimizi anlayabilsek; Neden yapıldığımızı gerçekten kim olduğumuzu, neden böyle davrandığımızı, güçlü yanlarımızı ve onları nasıl kuvvetlendirebileceğimizi, zayıflıklarımızı ve onların üstesinden gelmeyi bilirdik.
Kişilikleri anlamak, insanları anlamanın ilk basamagıdır.
Eğer diğerlerinin içlerindeki değişiklikleri görüp onları oldukları gibi kabul etmezsek, bize benzemeyen herkesin az da olsa sıra dışı olduklarını düşünürüz.
-Karar verebilme yeteneği
-Lİderliği elde tutma çabası
-Dogru bildiginden şaşmaz
-yalnız başına ayakta kalabilme yeteneği
-Güçlü klorikler imkansızı hayal eden ve en ulaşılmaz yıldıza ulaşmayı hedefleyen insandır.
- Mutlu yaşamak isterler
-Hepsi insanlarla olmayı severler
-Tipik Popüler Optimist karakteri duygusallık ve kanıtlayıcılıktır, işi eğlenceye dönüştürürler
-Sempatiktirler
-Her durumun insanıdırlar
-Karmaşık olmayan kişiliklere sahiptirler
-Yumuşak başlıdırlar
-Durgun, soğukkanlı ve derli-toplu olurlar
-Sabırlıdırlar
-Davranışları dengelidir
-Hayatla barışık yaşarlar
- Yönetim yetenekleri vardır
-İnsanlarla kolay anlaşırlar, çok arkadaşları vardır
-İyi dinleyicidirler
Toy insanlar, ümit ettikleri yere gelememenin suçunu ailelerine, eşlerine, çoçuklarına, arkadaşlarına ve sahip oldukları şartlara yüklerler. Olgun bir insan ise kendisini inceler, hatasını bulur ve onu düzeltmeye çalışır.
Güçlü klorikler her şeyi bildikleri ve her zaman haklı oldukları için özür dileyebileceklerini düşünmezler bile.
"Üzgünüm" kelimesine bir zayıflık göstergesi olarak bakarlar ve bu sözden hastalık gibi korkarlar.