Kıskançlık Sözleri ve Alıntıları
Kıskançlık sözleri ve alıntılarını, Kıskançlık kitap alıntılarını, Kıskançlık en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kıskançlık şüphenin olduğu yerde boy verir. Şüpheden kesinliğe geçtiğimiz anda ise ya deliliğe dönüşür ya da kayıplara karışır.
Sayfa 7Kitabı okudu
... geçmişiyle yüzleşmeyenin kendini yeniden inşa etme şansı da yoktur.
Sayfa 49Kitabı okudu
Ne tam olarak sevebilir ne de tam nefret edebilir. İkisi arasında durmadan gidip gelirken, sevdiğinin hayatını taciz etmeyi sürdürür ve en sonunda sevgilinin, onun o pek korktuğu tahminlerini haklı çıkarıp gitmekten başka çaresi kalmaz.
Kıskançlık,konacak yer bulunamayan bir acının üzerindeki örtüdür.
Sayfa 94
Kıskançlık korku ve terk edilme acısını hem gizler hem ifşa eder;bu,kişinin kimliğinin kalbindeki bir çatlakla ilişkilidir.
Sayfa 156
Günlük hayatta yaşanan pek çok asabiyetin kökeninde de kıskançlık yatar.
Sayfa 19Kitabı okudu
Dil bize kendimiz hakkında düşünme, geriye çekilip kendimize dışarıdan bakma olanaklarını sunar.
Pek çoğumuz sevdik mi kıskanç olmayı doğal kabul ederiz. Sonuçta insan bile isteye kıskanç olmaz ki. Bu kendiliğinden oluverir. Kıskançlık, kişiyi hiçbir uyan sinyali yollamadan, kendi değer ve cazibesinden şüphe ettirmeye başlar. Kişi nirengi noktasını kaybeder ve etrafında dönen dünya aniden sönüverir.
... kıskançlığın nadiren sahiden sevgilinin ihanetiyle tetiklendiği görülür.
Sayfa 10Kitabı okudu
Kıskançlık başka şeye benzemez. Can yakar. Oxford English Dictionary sözlüğünün tanımına göre kıskançlık; şüphe, kurgu ya da mevcut bir rekabetin farkında olmaktan doğan bir ruh halidir. En iyi şairlerimiz de kıskançlığın insanın etine batan o iğnesine değinmeden geçmemişlerdir. Milton ondan, ‘ yaralı aşığın cehennemi’ diye söz ederken; Dryden ona ‘ruhun sarılığı’; Shakespeare ise ‘ yeşil gözlü canavar’ adını verir. Fransız ahlakçısı La Rochefoucauld da şöyle ekler: “Kıskançlık şüphenin olduğu yerde boy verir. Şüpheden kesinliğe geçtiğimiz anda ise ya deliliğe dönüşür ya da kayıplara karışır.” Neresinden bakılırsa bakılsın kıskançlık patlamaya hazır bekleyen bir faciaya yönelik uygun bir tepkidir. Ancak kişi kendini korumak için neden böylesine sancılı bir zihinsel araca başvurur? Kıskançlık akli bir bozukluk da değildir. Öyleyse insanın üzerine ikinci bir ten gibi yapışan böylesi korkunç bir hissin ardında yatan nedir? Yakından bakarsak kıskançlığın özlemi duyulan pek çok temel hisse cevap verdiğini görürüz.
Kıskançlık tıpkı bir röntgen filmi gibi kisinin temelden yoksun olusunu dolayisiyla da kimlik yapısının uzerinde nasıl,bir o yana bir bu yana sallandıgını ifsa eder.
Sayfa 68
Her insanın kendi özel alanına, gizli bahçesine ihtiyacı vardır. Ancak kıskanç kimse için bu durum tahammül edilemezdir.
Kıskançlık tıpkı bir röntgen filmi gibi kişinin temelden yoksun oluşunu dolayısıyla da kimlik yapısının üzerinde nasıl, bir o yana bir bu yana sallandığını ifşa eder.
Sayfa 68Kitabı okudu
Kıskançlığı tetikleyen şey kişinin kimliği, onun benlik algısıyla bağlantılıdır. Kıskançlığın kökleri kişinin kendisini güçlü, bağımsız ve arzulanır hissettirecek sevgi ve erotizm dolu tepkilerden yoksun kaldığı çocukluk ya da ilk gençlik çağma kadar uzanır. O halde kıskançlık, kişinin çaresiz ve küçük düşmüş hissettiği bir döneme verdiği gecikmeli bir tepki olarak da görülebilir.
Ne tam olarak sevebilir ne de tam nefret edebilir. İkisi arasında durmadan gidip gelirken, sevdiğinin hayatını taciz etmeyi sürdürür ve en sonunda sevgilinin, onun o pek korktuğu tahminlerini haklı çıkarıp gitmekten başka çaresi kalmaz.
Sayfa 10Kitabı okudu