En Beğenilen Kitle İletişim Kuramları Sözleri ve Alıntıları
En Beğenilen Kitle İletişim Kuramları sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Kitle İletişim Kuramları kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kapitalist toplumda egemen sisteme karşı ilk gerçek tehdit işçi sınıfından gelmez. Bu tehdit ancak üniversite gençliğinden ya da gettolarda yaşayanlardan gelebilir.
Kapitalist siyasal demokraside, sisteme kulluk etmek ve yapay seçme özgürlüğü içinde insan onurunu yok etmek esastır. Kapitalist toplumlarda her şey bir meta muamelesi görür. Örneğin bir başkan ya da başkan adayı siyasal kampanyalarla bir otomobil gibi halka satılır.
Kitle insanı propagandaya karşı direnecek eleştirel bir akıldan ve bilgi birikiminden yoksun olarak görülüyordu. Kitleler, kısaca çobanlar tarafından yönlendirilen sürü olarak görülüyordu.
İnsanların gıda, su, eğitim, tıbbi yardım gibi sorunlarını çözmek, açlığı, kötü beslenmeyi, ve salgın hastalıkları yok etmek için 255 en zenginin gelirinin %4'ü yeterlidir.
Gündem kurma yaklaşımı, medyanın insanların nasıl düşüneceklerini belirlemediği ancak ne hakkında düşüne ceklerini belirlediği görüşüne dayanır. Medyanın gücü, bazı sorunları ve konuları görmezlikten gelip marjinalize edebilmesi ve bazı sorun ve konuları da istediği sıklıkta ve yoğunlukta kamuoyunun gündeminde tutabilmesinde ya tar. Medyanın mülkiyet yapısından dolayı bazı meseleler hiçbir şekilde medyanın gündeminde yer almazken, ege men düşünceler sağduyu olarak medyanın gündemini işgal etmeye devam eder.
İŞİN ÖZETİ(İletişimin Ekonomi Politiği)
"Ekonomi politik, iletişim endüstrilerinde 1990'lı yıllardan itibaren dört temel yaklaşım olduğunu ortaya koymuştur. Bunlar; sayısallaşma, birleşme, deregülasyon ve küreselleşmedir. Sayısallaşma , bilgisayar sistemlerinin iletişimin her aşamasının ve özellikle kitle iletişim sürecinin temel parçalarından biri haline gelmesidir. Yani elektronik iletişimde bilgisayarın ikili(binary) dilinin kullanılmaya başlamasıdır. Bilgisayar teknolojisinin dahil olmasıyla iletişim alanında bir yöndeşme(convergence) ortaya çıkmıştır. Yani farklı iletişim araçları bilgisayar teknolojilerinin gelişmesiyle birleşmiştir. Deregülasyon ise, 1980'li yıllardan itibaren kamusal kaynakların ve sektörlerin hükümetler aracılığıyla küresel sermayenin hizmetine sunulması ve bu alanların sermayenin kâr edebileceği alanlar haline getirilmesidir. Özelleştirmelerle hükümetler kamu medyasına verdikleri desteği azaltarak ya da geri çekerek kitle iletişimini Avrupa'da ve dünyanın pek çok yerinde sermayeye açmıştır. Küreselleşme süreciyle de ulus-aşırı kitle iletişim holdingleri bütün dünyadaki iletişim içeriklerinin üretim, dağıtım ve tüketim süreçlerini kontrol etmeye başlamışlardır. Reklamcı destekli bu sistem küresel bir tüketim kültürünün yaratılmasını sağlamıştır. Ticari medya kamusal meselelerden çok oyalayıcı, magazin ağırlıklı, dedikodu, tüketime ve rekabete dayalı bir yayın politikasının egemen olmasına neden olmuştur. "