Kitabın konusu yüreğimi söktü aldı götürdü. Yedi kardeşin her biri öyle şeyler yaşadı ve yaşamak zorunda kaldı ki okuduğum her satırda böğrüme öküzler oturarak bitirdim kitabı.
Iste konusu çok başka olan bir kitap nasıl okurken yorar insanı diye sorsalar önereceğim tek kitap Kız A olur.
Zaman karmaşası, karakterlerin giriş çıkışlarını aklımda tutacağım derken kopuyorsunuz bir müddet sonra.
Sonra bir an oluyor ve yine kitabın içerisinde, yine karakterlerin acısında boğuluyor gibi oluyorsunuz.
En nihayetinde "herkes anne ve baba olmamali" diye sonuca varıp kapatıyorsunuz kitabi.
.
Kız A, yani Lex Kabus evinden kaçan ilk kişi. Belirli bir yaşa gelene kadar evin tüm kurallarına uymuş, doğan kardeşlerini büyütmeye yardım etmiş bir abla. Tek suçu takıntılı bir babaya sahip olup yaşanılanları görmemezlikten gelen bir anneye sahip olmak. Yıllar sonra annesinin kaldığı hapishaneden bir telefon gelir ve kalan mal varlıklarını altı kardeş ne yapacağına ortak karar vermek zorundadır. Kâbus Evi olarak bildikleri bu evi daha iyi bir yer haline getirmek için önce kardeşler geçmişleri ile hesaplaşmak ve bir yerde de vedalaşmak zorunda.
.
Bu hesaplaşmayı okurken kalbiniz acıyacak, üzülecek, isyan edecek ve okumamış olmayı dileyeceksiniz.
.
Kitabın konusuna diyecek sözüm yok, lakin anlatım ve geçişleri idare edebilirim diyorsanız tavsiye ederim...
.
Okumak Iptiladir Müptelâlara Selam Olsun...