Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kazım Karabekir’in Gözüyle Yakın Tarihimiz 2

Kızıl Pençe

Mustafa Armağan

Kızıl Pençe Gönderileri

Kızıl Pençe kitaplarını, Kızıl Pençe sözleri ve alıntılarını, Kızıl Pençe yazarlarını, Kızıl Pençe yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Benim heyette bulunmam ve halkın şahsıma gösterdiği ilgi yanında kendisine fazla iltifat edilmemesi gururuna dokunmuştu. Ne de olsa Meclis Başkanı'ydı. Üzüntüsünden rengi kaçmıştı.
Biz geçerken bir alkış koptu. "Yaşa Karabekir Paşa!" diye tabiî ve içten gelen bir sevinçle haykırmaya başladılar. Bu tezahüratın anlaşılır sebepleri vardı. Mütareke'nin ilk günlerinde Tekirdağ'da kolordu komutanlığı yapmıştım. Ayrıca Edirne'de Balkan Savaşı yıllarındaki görevlerimden de beni gayet iyi tanırlardı.
Sayfa 133Kitabı okudu
Reklam
Ermenistan Fatihi :)
Muratlı'da kız okul çocuklarının en başta duranının göğsünde "hamâil" gib asılmış geniş bir kırmızı kurdele üzerine beyaz yazıyla "Yaşasın Ermenistan Fatihi" yazılmıştı. Önde Fethi Bey, arkada biz giderken Kütahya Milletvekili Nuri Bey bu çocuğa sordu; -- "Ermenistan Fatihi'ni tanır mısın?" Çocuk da beni gösterdi. "Evet, tanırım, işte!" dedi ve etkili, samimi birkaç söz de söyledi.
Gereken tepki
Tanin gazetesinin, 11 Kasım nüshasındaki şu satırlar, bütün seyahat ettiğim yerlerde işittiğim şikayetlerin bir özeti gibiydi: "Gizliden gizliye verilmiş bir karar karşısındayız. Millet Meclisi'nin bu kadar kayıt altında kaldığını, dışarıda verilen kararları tescil eden bir merci konumuna indirildiğini görmek cidden elemli bir durum. Hilafet bizden giderse 5-10 milyonluk Türkiye Devleti'nin İslam dünyası içinde hiçbir öneminin kalmayacağını, Avrupa siyaseti gözünde de küçük ve değersiz bir hükümet konumuna düşeceğimizi anlayabilmek için büyük dirayete gerek yoktur. Milliyetçilik bu mudur? Gerçek milliyet duygusunu kalbinde duyan her Türk, Hilafet makamına dört elle sarılmak mecburiyetindedir..."
Sayfa 130Kitabı okudu
Ne hâle soktunuz insanları :/
Bu arada 12 Kasım günü Halife Abdülmecid Efendi'yi ziyaret ettim. Beni 1,5 saat yanında alıkoydu. Gözlerini daima yere dikiyor, ara sıra öteye beriye bakıyor ve sürekli olarak babası Abdülaziz'in iyiliğinden ve Vahdettin'in kötülüğünden bahsediyordu. Birkaç kere müsaade istedimse de salıvermedi ve sonunda korkak bir edayla şunu söyledi: "Benim bu sarayda sadece resim takımlarımla bir iki bohçam var İstemezlerse bunları alıp giderim!..."
Sayfa 129Kitabı okudu
İstiklal Savaşı'nın en başından zafere ulaşılıncaya kadar Mustafa Kemal Paşa'nın yanında olanlar neden hızla dışlanmıştı ve onların yerine birtakım adamlar nasıl bu denli kolaylıkla geçebilmişti? Arkadaşlarımla benim kafamızı karıştıran soru buydu.
Sayfa 128Kitabı okudu
Reklam
Koca İstiklal Savaşı! Sevinçlerine henüz doyamadık. Uğrunda fedakârlık edenleri ne çabuk elem ve ıstıraba düşürdün!
498 öğeden 331 ile 340 arasındakiler gösteriliyor.