Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

10 Gün Üçlemesi #2

Kötü Adamın On Günü

Mehmet Eroğlu

Kötü Adamın On Günü Gönderileri

Kötü Adamın On Günü kitaplarını, Kötü Adamın On Günü sözleri ve alıntılarını, Kötü Adamın On Günü yazarlarını, Kötü Adamın On Günü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanın dönecek yeri olmazsa, gideceği yer de yoktur.
İletişim Yayınları
Evet, kabul etmek zor da olsa, ben en çok benim: Biraz iyi, biraz adil, biraz da kötü. Yani, bunu kabullenmek acı verse de, herkes gibiyim: Zora gelince vazgeçen, düşündükçe yalnızlaşan, yalnızken düşünceleri eninde sonunda ölümle buluşan bir yaşam korkağı.
İletişim Yayınları
Reklam
İnsan aşık olduğunu terk edebilir ama sevdiğini asla.
İletişim Yayınları
Bu memlekette küfür etmeden yaşanmıyor herhalde.
İletişim Yayınları
Şu her şeyi bilme merakı aslında hayatı zorlaştırmaktan başka şeye yaramıyor.
İletişim Yayınları
Reklam
283 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kötü Adamın On Günü
Üçlemenin ikinci kitabı olan "Kötü Adamın On Günü"nde, romanın kahramanı eski avukat Sadık, içine çekildiği yeni polisiye olaylarla uğraşırken , yaşadığı duygusal çalkantılarla başa çıkmaya çalışıyor... İlk kitabın kaldığı yerden tempo ve aksiyon devam ediyor...
Kötü Adamın On Günü
Kötü Adamın On GünüMehmet Eroğlu · İletişim Yayınları · 2020212 okunma
" Çünkü adına aşk dediğimiz sevilme özlemi,aynı zamanda,yalnız insanın hayatını başkasının hayatında geçirme kolaylığı için önlenemez bir istek. "
283 syf.
3/10 puan verdi
Mehmet Eroğlu’nun “İyi Adamın On Günü”nden sonra yazmış olduğu “Kötü Adamın On Günü” ile seri devam ediyor. Seriye bayıldığımdan değil, lâkin bir işi yarım bırakmayı asla sevmeyen bu bünyem yüzünden diğerini de okuyacağım sanırım. Derhal bu karakter özelliğini terk etmeliyim! Sadık ya da bu kitaptaki karakter adıyla “Adil” iyilikten maraz doğmuş olduğunu düşünürek, kötü biri olmaya karar verir. Bu kitap, diğerinden iki yıl sonra, Eskişehir’den İstanbul’a borçluları tarafından getirilip, borcu karşılığı bir davayı çözmelerini istemesiyle başlıyor. Maalesef edebiyatla tek alakası, kitap boyunca Sadık’ın AÖF öğrencisi olduğu bölüm ve bölümden aldığı “Hamlet” ödevinin sonucunda bize aktarılan alıntılar, spoiler. Edebiyat babında bulacağınız tek nokta bu. Öte yandan, Agatha Christie’yi eleştirdiği bir nokta var yazarın, Sadık’ın Buket’i ziyaret etmeye gittiğinde. “Christie’nin kötü bir polisiye yazarı olduğunu, çünkü bütün düğümleri finale saklamanın saçma olduğu” minvalinde söylediği sözler, finalde yazarın aynı çukura düştüğünün bir başka kanıtı. Son ana kadar “katil kim?” diye okuru dolandıran biri ne yapmış olur ki? Son olarak, Pınar isimli kızın “reşit mi, değil mi?” gibi sorular bana pedofili bir hikaye okuyormuşum gibi hissettirdi. Muhtemelen de öyle idi. Bu yüzden iğrendim, zaten sonlara doğru yaşandığı için bitireyim modunda idim. Tavsiye etmiyorum, özellikle bunu normalleştirmeye giden eserlerle aramda her zaman uçurum olacak!
Kötü Adamın On Günü
Kötü Adamın On GünüMehmet Eroğlu · İletişim Yayınları · 2020212 okunma
Mümkün olsa soluduğumuz havayı bile faturaya ekleyecekler.
Sayfa 100 - İletişim
209 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.