Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türk Rönesansı

Köy Enstitüleri Dosyası

Ahmet Özgür Türen

Köy Enstitüleri Dosyası Sözleri ve Alıntıları

Köy Enstitüleri Dosyası sözleri ve alıntılarını, Köy Enstitüleri Dosyası kitap alıntılarını, Köy Enstitüleri Dosyası en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Eğer bir yerde kitaplar yakılıyorsa, orada eninde sonunda insanları da yakacaklar" sözünü kanıtlarcasına, köy enstitülerindeki kitapları sakıncalı diye yakanlar, 40 yıl sonra Madımak'ta insanları yakacaktı. Hatta köy enstitülerine "gayri milli" ve "fuhuş yuvası" diyen zihniyet, yıllar sonra andımızı kaldıracak, milletin adına Türk demekten imtina edecek ve yine bu milletin çocuklarını, tarikat yurtlarında istismarın kollarına atacaktı.
Sayfa 149 - Ahmet Özgür TürenKitabı okudu
Bir kez kelle verme yolunu yeğlerseniz, günün birinde sıra sizin kellenize gelecektir.
Sayfa 124 - İsmail Hakkı TonguçKitabı okudu
Reklam
Ülkenin dinlenmeye, tatile değil, çalışmaya, üretmeye ve aydınlanmaya ihtiyacı vardı.
Araştıran ve sorgulayan bireyler yetiştirdiği için ağaların ve din tüccarlarının korkulu rüyası olan köy enstitüleri kapatilmasaydı, acaba ilkokul mezunu bir meczubu Mehdi zannedenlerin darbe yaptığı bir ülke olur muyduk?
Sayfa 150Kitabı okudu
Nokta
Aslında bütün mesele ümmet kalmak isteyen bir grupla millet olmak isteyen bireyler arasında cereyan eden bir mücadeledir. Bütün mesele cehaletle hakikat arasındaki savaştır.
Sayfa 201Kitabı okudu
Tonguç
Biliyor musun, politikacıların çoğunun bizim çocuklardan ödleri kopuyor, biliyorlar ki bu çocuklar ileride onlar gibileri seçmeyecekler!
Sayfa 161Kitabı okudu
Reklam
Köy enstitülerinin temelleri Atatürk döneminde atılmıştır ancak uygulaması ve yeşermesi İnönü döneminde olmuştur. Köy enstitüleri kesinlikle İnönü'nün eseridir diyebiliriz.
Sayfa 119 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Türk kadınını, erkekle eşit düzeyde gören demokratik zihnin bir yansıması köy enstitülerinde hayat buldu.
Sayfa 44 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Ve Ayşeler okumamalı idi. Ya tarladan fırsat bulan Ali? Ağaların başına bela olacaktı. Halbuki babası gibi köle olmalı idi.(!) Ama artık oğullar babalarına, kızlar da analarına benzemeyecekti. Çünkü yapılan ne çift şeritli yol ne de AVM. Bir devrimdi Köy Enstitüleri.
Önsöz
Kız çocuğu okutulur mu dediler. Kız çocuk, erkeklerle aynı okula gönderilir mi dediler. Ve en nihayetinde fuhuş yuvası dediler. Çünkü biliyorlardı ki her an okuldan alınabilecek Ayşe oradaydı. Ve Ayşeler okumamalı idi (!) Ya tarladan fırsat bulan Ali? Ağaların başına bela olacaktı. Halbuki babası gibi köle olmalı idi (!) Ama artık oğullar babalarına, kızlar da analarına benzemeyecekti. Çünkü yapılan ne çift şeritli yoldu ne de AVM. Bir devrimdi Köy Enstitüleri. Ali'ler, Ayşe'ler, Mehmet'ler, Fatma'lar... Hepsi Atatürk'ün parçaları idi.
Sayfa 11
Reklam
"sana düşman, bana düşman, düşünen insana düşman.." :(
"Eğer bir yerde kitaplar yakılıyorsa, orada eninde sonunda insanları da yakacaklardır" sözünü kanıtlarcasına, köy enstitülerindeki kitapları sakıncalı diye yakanlar, 40 yıl sonra Madımak'ta insanları yakacaktı.
"Köyü kalkındırmaya değil, kendi unsurlarıyla içinden canlandırmaya çalışmak ve bilinçlendirmek" olarak gördüğü bu sürecin amacını şu sözleriyle açıklıyordu: "Büyük ölçüde güçlü vatandaş, yani sosyal bilinçte insan ve memleketin siyasal, ekonomik ve kültürel hayatının gelişmesine katılacak, yani doğanın bütün güçlerine tutsak değil, egemen olabilecek bir güçte iş adamı yetiştirmek olmalıdır. Bizi bu amaca götürecek, okulda kitap öğretimi değil, iş eğitimi olacaktır ." Hakkı Tonguç
Sayfa 42
Literatürümde küfür kalmadı !!!!!!!!!!!!
Sene 1891. İzmir Buca'nın Kızılçullu bölgesinde bir okul kuruluyor. Amerikan Koleji. Misyonerlik faaliyetleri ile bilinen bu okuldan ilerleyen yıllarda da bir mezun verilecek. Kim midir? Adnan Menderes ! Fakat Cumhuriyet ilan ediliyor. Atatürk bu... Durmuyor. Kolej binası satın alınıyor, kapatılıyor. Ve sanki emperyalizme nispet yaparmışçasına bu bina köy enstitüsü oluyor. İşte karşınızda Kızılçullu Köy Enstitüsü... Atatürk devrimlerinin etkisini Ege bölgesine bir ışık gibi yayıyor. Ta ki Menderes gelene kadar... Daha sonra köy enstitülerini kapatacak olan Menderes, zaman kaybetmeden vefalı(!) bir mezun olduğunu kanıtlıyor. Binayı NATO'ya yani Amerikalılara geri veriyor. Öğrenciler dört bir tarafa dağıtılıyor. Bu da yetmiyor... Kızılçullu isminin komunizmi çağrıştırdığı gerekçesiyle ve Amerikalı abileri rahatsız olmasın diye bölgenin adını Şirinyer olarak değiştiriyor. ''
kime göre sakıncalı yayınlar!!
20 mayıs 1947 tarihinde çıkarılan genelge ile enstitü kitaplıkları taranır ve sakıncalı görülen yayınlar yakılır.
Sayfa 128Kitabı okudu
Köy enstitüleri... Vaktiyle bir umuttu ve güzeldi. Lakin... Aydınlığı istemediler.
638 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.