Küçük Pierre
Anatole FranceKüçük Pierre Sözleri ve Alıntıları
Küçük Pierre sözleri ve alıntılarını, Küçük Pierre kitap alıntılarını, Küçük Pierre en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Paranın, ona bel bağlayan toplumları acımasız bir biçimde yıkan tüm kötülüklerin kaynağı olduğunu öğrendim.
"... büyük bir gerçeği öğrendim: her zaman haklı olmamak gerek."
...iyice kör olmuş, hareket edemeyen, dış dünyadan, işten güçten, başkalarından ve kendinden bu denli uzaklaşmış, canlı bir beden yerine etten bir tabut içinde yaşayan birinin parayı birilerini aldatacak, zalimlik yapacak kadar sevmesi bugün benim için akıl almaz bir konudur. Bu paralarla ne yapıyordu, büyük Tanrım?
- Ne sıcak hava! En çok da şu son güneşli günleri severiz.
Sustular: Yüzler üzgündü. Güneşte açan bitkiler gibi neşeye ihtiyacım olduğundan, ben de bu üzüntü içinde sararıp soldum.
Karanlık günlerdi...
Yaşamak, istemek demektir. Bu istek ne kadar tatlıysa yaşam o denli tatlı, ne kadar acıysa yaşam da o kadar acı gelir.
"Annemin sütünden çok fayda gördüm, birçok kimsenin dediği gibi huylar bu sütten geçiyordu."
Vergilius'un (Romalı şair) bizlere pisliklerden ve çürümüş etlerden kokuşmuş olarak gösterdiği mağaralar, bir mübaşirin bürosu ve yeşil dosyalarıyla karşılaştırınca ne kadar da temizdi.
"Ağlayarak izledim günün ağarmasını."
Eğer üzüntü beni hiçbir şekilde etkilemeseydi, arzularım tüm yaşantımı yönetebilirdi. Varlığımın da büyük bir arzu olduğunu söyleyebilirim. İstemeyi severim; arzudan mutlu olmayı ve acı çekmeyi severim.
...son anına kadar zevk sefa alemlerinde eğlendi. Saygıdeğer ailesi onun için bir cenaze töreni düzenledi...
Kortej geçerken kalabalık arasındaki kadınlar istavroz çıkarıyor, erkekler ise şapkalarını çıkarıp hırsız, dolandırıcı ve yaşlı düzenbaz diye mırıldanıyorlardı; böylece ölüye saygıyla, adalet duygularını birleştiriyorlardı.
O zamanlar, yanlış anımsamıyorsam, ... bir yaşam sevinci, canlılar ve yaşanılan olaylar arasında bir yakınlık, bugün bulunmayan içten bir sevgi vardı. Eskiden insanlar birbiriyle daha yakınmış gibi geliyor; ya da çocukluğumdaki sıcaklık onları bir araya getiriyordu.
Ya sen dostum, kardeşim, sen de hiçbir zaman arayıp da bulamayacağın şeyleri arayıp durmadın mı? Ruhunun derinliklerine inemedim, ancak benim ruhumun huzursuz ve karmaşık olmadığına inanmak için senin ruhunla benimki arasında birçok benzerlik buldum. Sen de benim gibi boşuna aramışsın. Boşu boşuna aradık, sonunda da her zaman sadece kendimizi bulduk. Dünya her ikimiz için de içimizde saklı.
Ah sevgili dostlarım, avarelik etmek işte böyle bir şeydi. Eğer Kırmızı Başlıklı Kız fındık toplamadan ormana geçseydi, kurt onu yiyemeyecekti; Kırmızı Başlıklı Kız hikâyesinden çıkarılabilecek en iyi ders de bir kurt tarafından yenmektir.
... Çok acelem var...
... Eğlenemeyiz her an.
Annem de şunu eklerdi:
— Oğlum, oyalanmak istiyorsan çarpım tablosunu tekrarla.