Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi

Abdulhakim b. Abdullah el-Kasım

En Eski Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi Sözleri ve Alıntıları

En Eski Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi sözleri ve alıntılarını, en eski Kulluk ve Tevhid Açısından Mescidleri Titreten Fatiha Suresi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Herkes kendi kalbine bir baksın! Kur'ân'ın nuru kalbine yerleşmişse, Allah'ın nuruyla görmeye başlamış demektir. Yani Allah katında sevilen şeyi kendi nezdinde de sevilen olarak; Allah katında buğzedilen şeyi kendi nezdinde de buğzedilen olarak; Allah katında güçlü olanı kendi nezdinde de güçlü olarak; Allah katında güçsüz olanı kendi nezdinde de güçsüz olarak; Allah katında fani olanı kendi nezdinde de fani olarak; Allah katında baki olanı kendi nezdinde de baki olarak; Allah katında yüce olanı kendi katında da yüce olarak; Allah katında alçak olanı kendi katında da alçak olarak görmeye başlamış demektir.
Rabbin terbiyesi altındaki her bir varlık, Rabbi karşısında güçsüz ve en ileri seviyede O'na muhtaç durumdadır. O, göz açıp kapayıncaya kadar dahi olsa Rabbinden vazgeçemez. Tüm yaratılmışlar Allah subhânehû'nun Rabliği altındadır. Peki, hal böyleyken hamd edilmeye Allah'tan daha müstahak kim olabilir?!
Reklam
Fâtiha Sûresi'nin ilk üç ayetinde kulluğun üç rüknü vardır: "Hamd, Âlemlerin Rabbi Allah'a mahsustur." sözünde muhabbet; "Rahmân ve Rahîm" sözünde ümit ve "Din gününün sahibi (hükümranı)." sözünde korku!
Kul, namazda "Hamd, Âlemlerin Rabbi Allah'a mahsustur" dediğinde Allah teâlâ "Kulum Bana hamd etti." der. Kul "Rahmân ve Rahîm" dediğinde Allah teala "Kulum Bana senada bulundu." der. Kul "Din gününün sahibi (hükümranı)" dediğinde Allah teâla "Kulum Bana tazimde bulundu." der. Namazlarımızda okuduğumuz zaman hamd ve sena ettiğimizi, tazimde bulunduğumuzu hissediyor, bunun farkında oluyor muyuz?!
Mümin, hakkı bilen ama bildikleriyle amel etmekten geri duran, dini hafife alan, dinden yüz çevirip olmayacak şekilde tevil eden, dini tahrif eden, din konusunda eli sıkı davranıp dini gizleyen, kalpleri katılaşan, insanlara emrederken kendilerini unutan yahudilerin -ve onlara benzeyen fırka ve inanışların- yolundan kendini uzak tutması için Allah teala'ya dua eder. Aynı şekilde Allah teâlâ'ya; ilimsiz bir şekilde amel işleyen, dinde bidatler ihdas eden, Allah'ın izin vermediği şeyleri şeriat olarak belirleyen, dini yanlış anlayan, peygamberler, veliler, salih kimseler vb. hakkında aşırıya giden, ilim ehline kulak vermeyen hristiyanların -ve onlara benzeyen fırka ve inanışların- yolundan kendisini uzak tutması için dua eder.
"Sırat-ı müstakîm," kulu Rabbine ve Rabbinin ikram yurduna ulaştıran en kestirme yoldur.
Reklam
76 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.