Her şeyden önce Kur'an, ihtiva ettiği fıkhî, iktisadî ve ahlakî hükümlerin ötesinde kendisi ile ibadet edilen ve içinde şüphe uyandıracak hiçbir unsur barındırmayan bir kitaptır.
Kur'an'ı Kerim, kendisini etkilemeye çalışan bir bakış açısı yerine kendisinden etkilenen bir bakış açısıyla anlaşılabilir. O, kulların istediği manayı değil yalnız Allah Teâlâ'nın muradını verir.
Çevresel durumun değişmesine paralel olarak İlahi emrin de değişmesini talep etmenin temelinde Allah Teâlâ'nın 7. asrın insanına hükmetmeye yetkili fakat modern Çağ insanına ise doğrudan hitap etmeyeb -haşâ- yetkisiz görme gibi sekularist bir anlayış vardır.