Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bir Millet Uyanıyor 11

Kürtçülük Sorununun Analizi ve Çözüm Politikaları

Ümit Özdağ

Kürtçülük Sorununun Analizi ve Çözüm Politikaları Sözleri ve Alıntıları

Kürtçülük Sorununun Analizi ve Çözüm Politikaları sözleri ve alıntılarını, Kürtçülük Sorununun Analizi ve Çözüm Politikaları kitap alıntılarını, Kürtçülük Sorununun Analizi ve Çözüm Politikaları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu çalışmanın çıkış noktası, Türkiye'de var olan soru­nun etnik merkezli bir Kürt sorunu değil, siyasal merkezli bir Kürtçülük sorunu olduğudur.
Toplumun geniş ve özellikle aydın katmanlarının İstiklâl Harbi'ni anlatan romanlara aklını ve ruhunu çevirmesi, Türk milletinin bir yeni İstiklal Harbi'nin ruhi hazırlığı içine girdiğinin göstergesidir.
Reklam
Türkiye bütün imkan ve yeteneklerini millet ve toprak bü­tünlüğünü, halkının refahını ve demokratik sistemini geliştire­cek milli bir uzlaşmayı sağlamalıdır. Bu ancak etnikleşmemiş bir demokratikleşme ve ekonomik kalkınma ile desteklenen milli bütünleşme projesinin devamı ile mümkündür.
Sayfa 195Kitabı okudu
Türkiyelilik yaklaşımının temelinde iyi niyetlileri hariç tutarsak, Türklüğü Türkiye'de yaşayan etnik gruplardan birisi olarak gören bir azınlık ırkçılığı yaklaşımı vardır. Oysa, Türkler Anadolu'daki etnik gruplardan birisi değildir. Hâkim kültürü üreten millettir. Etnik grup ise bir ülkede hâkim kültürden farklı bir kültürü taşıyan gruptur.
Sayfa 133Kitabı okudu
Türkiyelilik, Anadolu coğrafyası­nı kimliksizleştirmektir. Türkiyelilik, milliyetin ve milli kimliğin reddi anlamını taşımaktadır. Türkiyelilik, Türk adının tama­men kaldırılarak parçalanma veya Anadolu Cumhuriyeti seçene­ği önüne konulmanın ilk adımıdır.
Sayfa 133Kitabı okudu
Burada tanımlanan "Türk kimliği" milli nitelikli siyasi bir kimliktir. "Türk kimliği, siyasi kimlik olmanın ötesinde kül­türel ve toplumsal bir aidiyet anlamına da gelmektedir."⁹¹ Bu, hakim kültürün bir parçası olmak anlamına da gelmektedir. Va­tandaşlık kimliği, ırki ve etnik bir nitelik taşımaz.
Sayfa 93 - ⁹¹Ataol Behramoğlu,Türkiye Türklüğünü Parçalamak, Cumhuriyet,15 Nisan 2006.Kitabı okudu
Reklam
Ankara'daki ve İstanbul'daki okullarda öğrenciler İngilizce eği­tim yaparken, Şırnak'taki öğrenciyi Kırmanç lehçesi ile eğitime mahkum etmek, Tunceli'nin bir bölümünde Zaza lehçesi ile eği­tim vermek, bir yandan kültürel feodalleşmeyi, diğer yandan bu tür bir eğitim alan yurttaşların fiili bir ayrımcılığa/diskriminas­yona tabi tutulmalarının zeminini hazırlayacaktır.
Sayfa 126Kitabı okudu
Toplumların homojenliği, hakim ırk ve diğerleri arasında­ki sayısal orana göre değil; hakim kültür ile hakim kültür dı­şındaki kültür arasındaki ilişkiye ve orana göre belirlenir. Bu açıdan bakıldığında Edirne'nin Balkanlar'dan, Muğla'nın Akdeniz'den, Gaziantep'in veya Şanlıurfa'nın Ortadoğu'dan, Kars'ın Kafkaslar'dan etkilenen, yerel özellikler de içeren kültü­rel yaşamları Türk kültürünün parçalarıdır.
Türkiye örneğine bakıldığında hiçbir dönemde yurttaşlar, anayasal ve yasal haklarını kullanabilmekten, etnik kökenlerin­den dolayı alıkonulmamıştır.
Sayfa 131Kitabı okudu
Sosyolojik açıdan etnik ayrımcılık için dört temel kriter vardır. Bunlar; a) eğitimde ayrımcılık, b) iş alanlarında ayrımcılık, c) yerleşim alanlarında ayrımcılık, d) bölgesel ayrımcılıktır.
Reklam
Amaçlanan kalkınma projesinin hedefi sadece toplumun ekonomik sorunlarını çözmek değil, sosyal, psikolojik ve poli­tik rehabilitasyonu gerçekleştirerek, Türkiye'de refah ve güven­liği uzun vadeli sağlamaktır. Özetle Türkiye'nin uygulaması gereken politikalar bütününün hedefi, örgütün dezenformas­yonun ve oluşturduğu doku bozulmasının ortadan kaldırılma­sı, yani milli devlet modeli içinde "yeniden milli bütünleşme­nin" sağlanması olmalıdır. Bunun dışındaki model arayışları, Türkiye'yi etnik bir cehenneme dönüştürme potansiyelini taşı­maktadır.
Sayfa 141Kitabı okudu
Seçilmiş travmanın temelinde "mağduriyet psikolojisi" var­dır. PKK tarafından beslenen "mağduriyet psikolojisi"nin özün­de bölge insanına, bölgedeki bütün olumsuzlukların temelinde yani bölgenin geri kalmışlığın, bölgede yaşanan çatışmaların ve akla gelebilecek her türlü olumsuzluğun temelinde "bizim Kürt olmamız yatıyor" düşüncesi yatmaktadır. Bu mağduriyet psiko­lojisi etrafında PKK, Türkten nefret eden, başına gelen her kötü şeyin sorumlusu olarak Türkü gören bir ırkçı Kürt kimliği oluş­turmaya çalışmaktadır.
PKK ve yarı legal bütün Kürtçü oluşumlar artık Anayasanın yeniden iki uluslu bir devlet anayasası olarak yazılmasını açık bir şekilde talep etmektedirler. PKK, bu konuda daha dikkatli bir strateji izlemekte ve federasyondan bahsetmeden Anayasaya Kürt kimliğinin konulmasını, Anayasanın 3. ve 66. maddelerini yeni anayasada yer almamasını, Kürtçe'nin eğitim dili olmasını talep etmekle yetiniyor görünmektedir. Şüphesiz, bu taleple­rin taşınacağı son nokta federasyon talebidir. Öte yandan Hak ve Özgürlükler Partisi, hemen federal bir anayasa ile devletin yeni­ den kurulmasını istemektedir.
PKK'lı uyuşturucu baronları ve tefecilerin ekonomi içinde kazandıkları ağırlık gözle görülür bir hale gelmişken, birilerinin vergi vermeyip, elektrik parası ödemeyip, kara para ekonomi­sinin, fuhuşun, kumarın, uyuşturucunun öncülüğünü yaptıktan sonra, çıkıp "devlet bize bakmıyor" diye ağlaması artık büyük tepki uyandırmaktadır.
Vekaleten savaşta PKK'ya verilen görev, "silahlı şiddet" te­melinde Türkiye'yi baskı altında tutmak, ekonomik kaynaklarını heba etmek, sosyal dokusunun zedelenmesi ve yıpratılması ol­muştur.
83 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.