O kadar harikaydı ki iki günde bitirdim! Bu kitabın sizde yarattığı hissi anlatamam çünkü anlatmak için gerekli olan kelimeleri bırakın Liste'yi, şu anki dilde bile bulamıyorum
O yüzden anlatılmaz okunur diyerek, ben kitabı anlatmaya geçiyorum
Öncelikle kitabın arkasındaki kitabı anlatması gereken kısım biraz hatalı olduğu ve yetersiz olduğu için aslında kitap hakkında hiçbir şey bilmeden kitaba başladım. Herkes kitabın sadece güzel olduğunu söylüyor, ama neyi anlattığını söylemiyordu. Bu yüzden ben bu konuda biraz yardımcı olarak, kitabın ne anlattığını anşatayım özellikle okumayı düşünenler için...
12 yaşında bir kız olan Letta, kendini bildi bileli Ark'ın kelime ustası Benjaminle beraberdir. Ark, Dünya'nın sonunu getirecek olan büyük "Erime" yi önceden fark edip, aslında kıyamete aşırı benzeyen bu olaydan korunmak amacıyla John Noa'nın kurduğu bir şehirdir. Dünyada sadece Ark kalmış, öbür herkes ölmüştür. Noa, eskiden insanların boş şeylerle uğraştığı için bu felaketi yaşadığını düşünen bir adamdır. Ona göre, insanlar, eper hayvanlar gibi, sadece hayatta kalmayı, o anı düşünseydi, hep daha, hep daha istemeseydi, müzik, resim gibi şeylerle uğraşmasaydı, bunlar başlarına hiç gelmeyecekti! Baksanıza, bir geyik hiç daha güzel şarkı söylemeyi düşünür mü? Ya da bir bozkurt daha kliteli kıyafet üretmeyi? Ama Noa'nın anlamadığı bir şey vardı: Zaten biz insanları hayvanlardan ayıran özellik de buydu, eğer biz böyle şeyleri düşünemiyor, düşünmüyor olsaydık, zaten hayvan olurduk...