Londra Manzaraları sözleri ve alıntılarını, Londra Manzaraları kitap alıntılarını, Londra Manzaraları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan, çelik kirişler üzerine yerleştirilmiş dar bir tahtanın üzerinde yürümekte olduğunun ve dış duvarın, tüm gösterişli taş süslemelerine karşın, yalnızca rüzgârın gücüne dayanabilecek kalınlıkta olduğunun bilincindedir.
İnsan, iskelenin kıyısında durup, vinçlerin, demir atmış gemilerin ambarlarından o varili, bu sandığı, şu öbür balyayı kaldırışını izlerken, kendisini önemli, karmaşık, gerekli bir varlık gibi duyumsar.
Rıhtımların tekdüzeliğini değiştirebilecek tek şey, kendimizde ortaya çıkacak bir değişimdir, diye düşünmeye başlıyor insan. Örneğin, kırmızı şarap içmeyi bıraktığımızı ya da battaniyelerimiz için yün yerine kauçuk kullanmaya başladığımızı düşünelim; bu durumda bir makine gibi işleyen tüm bir üretim ve dağıtım süreci sarsılırdı, sendelerdi ve kendini yeniden duruma uydurmanın yollarını arardı. Vinçleri indirip kaldıran ve döndüren, gemileri denizden çağıran biziz, -bizim beğenilerimiz, bizim modalarımız, bizim gereksinimlerimiz. Bizim bedenlerimiz onların efendisi. Ayakkabılar, kürkler, çantalar, sobalar, yağlar, sütlaçlar, mumlar istiyoruz ve bunlar bize getiriliyor.