İsmet Paşa'nın başlangıçta Milli Mücâdele'ye inanmadığını Kâzım Karabekir'e: “Çiftlik kuralım; Kâzım Ağa, İsmet Ağa olalım!..”
AÇIKLAMASI:
Burada böyle kısaca temas edilmiş olan bu mes'elenin tafsilâtı şudur: Kâzım Karabekir, 30 Ekim 1918 tarihinde “Mondros Mütarekesi”nin imzâlanışını anlattıktan sonra şöyle demektedir: “İstanbul'da ilk
Aziz gençler!.. Unutmayınız ki, devletinizi, âlemşümul bir imparatorluktan mânâ ve maddede küçük bir Türkiye hâline getiren dâhili ve hârici düşman faaliyetlerine cevaz, meşrüiyyet ve hattâ itibar bahşeden Lozan'dır!.. Yeniden büyük devlet olma imkân ve ümitlerimizin yegâne kaynağı olan gençler!.. Unutmayınız ki, Lozan'ı yırtıp çiğnemedikçe "Büyük Türkiye" nin şafağı sökmeyecektir.
Kadir MISIROĞLU
27 Ramazan 1390/ 26 Teşrinisani 1970
Serencebey/İstanbul
Yunan askerinin İzmir'e çıkmasını müteâkip tuğyan eden “dini” ve “milli heyecanı”nı temsil üslübu ile işe başlayan M. Kemal Paşa, zaferden önce, bilfarz Sakarya Muharebesi arefesinde müstakbel plânlarını ifşa ederek garblılaşma yolunda daha sert adımlar atacağını ilân etseydi, zaferi temin edebilir miydi? Eğer İslâm yazısını, İslâm kıyafetini, İslâm kanunlarını ilh. değiştirerek kendinden evvelki garblılaşma taraftarlarının aslâ cür'et edemedikleri mevzularda milli ve dini müesseseleri kanla yıkıp bunların yerine garbtaki muâdillerini ikâme edeceğini açığa vursaydı; etrafında ayyaşlık ve cinâyetlerle iştihar etmiş bulunan birkaç pespaye yâverinden başka kimi bulabilirdi?
Lozan muâhedenâmesinin uzun müddet mer'iyette kalmasını, onun mükemmelliğine hamletmek de yanlıştır. Bu doğrudan doğruya Türkiye'nin, kaybettiği toprakları dâvâ etmeyen, Batı Âlemi karşısındaki korkak ve pısırık siyâsetinin neticesidir.