Kelimelerden kendine kanat yapıp salındı sonsuzluğa.Siz atladı sayın 5. kattan o cennetinde uçuyor şiirleriyle kutsanan kanatlarıyla...
Unutmayalım "Nilgün Marmara göğe atlayan ilk şairdir"der bir bilen...
Yalnizliğimi tokusturuyorum ben düzenli olarak geceyle.Senin üstüne yanlizligimi döküp kundakladigimi hayal ederken keyifleniyorum.Gecem aydınlanıyor senin yanışınla, izi bende kalıyor ama olsun.Senin hatıran diyerek seviyorum yaralarimi..
Annelik geleneksel kullanımın aksine Nilgün Marmara'nın şiirlerinde kimi zaman tiksindirici bir imgedir. Süt yerine kan veren göğüsler ve kıllı göbek gibi betimlemelerle aktarılan resmine rağmen, çocuk ve bebek imgeleri masumiyeti simgeler. Oysa onların bu masumiyeti mutlu bir geleceği değil ölüme doğru akmaktadır. Çünkü Marmara'ya göre "cinayet doğurulmuş olmaktır."