Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Matematiğin Kültürel Tarihi

Zeki Tez

Matematiğin Kültürel Tarihi Gönderileri

Matematiğin Kültürel Tarihi kitaplarını, Matematiğin Kültürel Tarihi sözleri ve alıntılarını, Matematiğin Kültürel Tarihi yazarlarını, Matematiğin Kültürel Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
SAYILAR VE CİNSİYETLER
●Eski Yunan ve Roma çağında tek sayılar "eril", çift sayılar ise "dişil" olarak nitelenmekteydi. Buna göre çift (dişil) sayılar,tek(eril) sayılardan daha zayıftı, çünkü çift sayılar iki parçaya ayrıldığında, merkezde bir sayı yer almıyordu; tek sayılar temel sayıları, bir tek bir de çift sayının toplamı tek sayıyı, iki tek sayının toplamı ise çift sayıyı veriyordu. O dönemlerde erkek çocuğun doğumu kız çocuğun doğumuna göre daha şanslı bir olay olduğundan, tek sayılar iyi bahtla bütünleştirilmekteydi. Romalı şair Publius Vergilius (Virgil) Maro (İÖ 70-19) şöyle yazar: "𝗧𝗮𝗻𝗿ı𝗹𝗮𝗿, 𝘁𝗲𝗸 𝘀𝗮𝘆ı𝗹𝗮𝗿ı 𝗱𝗮𝗵𝗮 ç𝗼𝗸 𝘀𝗲𝘃𝗲𝗿𝗹𝗲𝗿".
İlk insanlar örneğin dörtten fazla çakıltaşını sayamıyorlarmış ve 4 sayısı, çok uzun bir süre insanın sayısal algılamasının sınırı olarak kalmış.Bunun izdüşümleri tarihin çok daha ileri dönemlerine kadar uzanmıştır.Örneğin Romalılar,ilk 4 oğullarına Gaius,Lucius,Marcus,Servius gibisinden özel adlar verirlerken beşinciden itibaren ad vermede sayılara başvururlarmış:Quintus(beş),Sextus(altıncı),Octavius(sekizinci)vb.Babiller şaşılacak denli büyük sayı değerlerine dek varabilmişlerdir
Reklam
●Sayma konusunda bilinen en ilkel sistem çentik atma çenterek sayma diye de tanımlanan bir'li sistemdir.Çobanlar koyunları sayarken bir kemiğin üstüne çentik atarlarmış.Doğa insana, sayılarla ilgili,olanaklı bütün modelleri(ikiyi simgelemek için kuşun kanatlarını, 3 için yoncanın yapraklarını,4 için hayvanın ayaklarını,5 için elin parmaklarını vb.) verdiğinden, insan adım adım ilerleyerek sayıların hesabını soyutlamasına ulaşmıştır.
"Biz matematikçiler yalnızca kendi fantezilerimizin yarattığı şeyleri, aynı zamanda kanıtlamak zorunda olan gerçek şairleriz". Leopold Kronecker
El-Harezmi, bilinmeyen değere "şey", "şey" in karesine "mal", "mal" in "şey" ile çarpımına "kâap"(küb) demiştir.
"Matematiği görgül(ampirik) bilimlerden ayıran en önemli özellik,ulaştığı sonuçların kesin ve zorunlu olmasıdır."
Reklam
Matematik Tarihi
"Matematik" sözcüğü ilk olarak MÖ 550'lerde Pisagor okulu üyeleri tarafından,"öğrenilmesi gereken her şey" anlamında kullanılarak ortaya çıkmış olup çoğul şekilleri Yunanca'da "𝘵𝘢 𝘮𝘢𝘵𝘩𝘦𝘮𝘢𝘵𝘪𝘬𝘢",Latince'de ise "𝘮𝘢𝘵𝘩𝘦𝘮𝘢𝘵𝘪𝘤𝘢"şeklindedir.İngilizce'de tekil halin sonundaki "s" şeklindeki görünür çoğulluk eki,Pisagorcuların tanımındaki "her şey" kavramının bir yansımasıdır.
MATEMATİK NEDİR?
Mantıkla doğrudan ilişki içinde bir bilim olan matematik,akıl yürütme yoluyla sayılar,şekiller vb. somut ve soyut nesne ve olguların özelliklerini ve bunlar arasındaki bağıntıları inceleyen bir temel bilim dalıdır.Düşünsel olarak kavranabilen olgu ve görüngülere ilişkin nicel ilişkileri inceler.Matematiğin,doğabilimsel olguları bu bağlamda incelerken kullandığı en önemli araç ise soyutlamadır.
"D̴o̴ğ̴a̴,m̴a̴t̴e̴m̴a̴t̴i̴ğ̴i̴n̴ ̴d̴i̴l̴i̴y̴l̴e̴ ̴y̴a̴z̴ıl̴m̴ış̴t̴ır̴" Galileo Galilei
312 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Hikayesi olmayan şey yoktur
Matematiğin gelişimi bir süreçtir. Herşey gibi. Her olgu, formül fiziki olmasa da dünyayı algılamak için yarattığımız zihinsel aletlerdir. O aletler zihinsel olduğundan ilk olarak duyulmalı ona yaranmış olan ihtiyaç. Kaşık, çekiç , tüfek vs nasıl hayatımızı kolaylaştıran aletlerdise, matematik olgularda aynısıdır. Matematiğin hikayesini bize anlatmağa çalışan güzel bir kitap. Matematik öğretmenleri okusunlar bunu, robot gibi ezberden yazı tahtasına formülleri dizmek değil asıl olan, bizleri o büyük süreçin yolculuğuna çıkara bilmektir!
Matematiğin Kültürel Tarihi
Matematiğin Kültürel TarihiZeki Tez · Doruk Yayınları · 200827 okunma
Reklam
Bilimde krallara özgü (ve kolay) bir yol yoktur.
Yalan, hiçbir şekilde bir sayının içine giremez.
41 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.