Matematik ve Korku
Ali NesinEn Beğenilen Matematik ve Korku Gönderileri
En Beğenilen Matematik ve Korku kitaplarını, en beğenilen Matematik ve Korku sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Matematik ve Korku yazarlarını, en beğenilen Matematik ve Korku yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Bir başka kabilenin insanları, ancak ‘bir, iki, çok’ diye sayabilirken, tek sayıları çift sayılardan ayırdedebiliyormuş. Sabah, çoban koyunlarını ağıldan ikişer ikişer çıkarırmış. En sona bir koyun kalırsa tek sayıda koyuna, iki koyun kalırsa çift sayıda koyuna sahip olduğunu anlarmış. Akşam koyunları ağıla gene aynı yöntemle sokarmış. Örneğin sabah çift sayıda koyunla evden çıkıp akşama tek sayıda koyunla eve dönerse koyunlarının kaybolduğunu anlarmış. Bu yöntemle, sürüden çift sayıda koyunun eksildiği anlaşılamaz elbet. Bu çobanın sürüsüne her gün bir koyun eklesek, çoban koyunlarım kayboluyor diye kahrolur herhalde...”
Sayfa 203Kitabı okudu
“Eğlenmek için illa kahkaha ya da göbek atmak gerekmez! Ciddi bir iş yaparak da eğlenilebilir.”
“...sayıları nesnelerden soyutlamak pek kolay olmamıştır. ‘Bir elma, iki elma’dan, ‘bir, iki’ye geçiş küçümsenmeyecek bir soyutlama gücü gerektirir.”
Sayfa 202Kitabı okudu
Yine de aileye karşı değilim. Benim karşı olduğum,
erkeğin kadından imza istemesi, bir çeşit güvence. Çünkü evlenme denilen adeti erkeğin çıkardığı, biraz aile hukuku okuyunca apaçık ...
Aile hukuku, evdeki iş bölümünden yatak odasına kadar herşeyi belirliyor. Kadın ev işleri ile ilgilenecek, ailenin şefi erkek . .. Kadın erkekle yatmak istemese bile, erkeğin kadını zorlamaya hatta ırza geçmeye hakkı var; üstelik kadının böyle bir durum karşısında hiçbir hukuksal hakkı yok. Evliliğin daha temeli eşitsizliğe dayanıyor. Erkeğin üstünlüğü böylece en küçük sosyal birimde kendini gösteriyor. Ben
kağıt imzalama töreninin başka bir rolünü göremiyorum. (... )
“İlk insanların sayıları bulması kolay olmamıştır kuşkusuz. Bulunan ilk nicelik kavramları ‘az’ ve ‘çok’ olmalı. Daha sonra ‘iki’yi bulmuş olmalılar. ‘Bir’ sayısı, ‘iki’ bulunduktan sonra bulunabilir ancak. ‘İki bulunmamışsa ‘bir’in gerekliliği kavranamaz. En azından bana öyle geliyor.”
Sayfa 201Kitabı okudu
“İlkokul çocuklarının bile anlayabilecekleri bu kanıtları ne yazık ki çoğu çocuk bilmez. Oysa olağanüstü güzellikteki bu kanıtları erken yaşlarda görmek bütün bir yaşamı değiştirebilir. Cimnastik derslerinde hazırola ve rahata geçmenin öğretildiği bir eğitim sisteminden düşünmesini öğretmesi beklenebilir mi? Evet, ilkokullarımızda parmak kadar çocuklara askercilik öğretiliyor. Bense çocuklarımızın düşünmesini istiyorum.”
Sayfa 73Kitabı okudu
Kuvvetliler, başarısızlıklarından da kuvvet alırlar.
İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı yarım bıraktı
Kıssadan hisse: Kimileyin nasıl kazanacağımızı değil, nasıl kaybetmeyeceğimizi düşünmeliyiz.
Sayfa 99Kitabı okudu
“Estetlerin üstünde durmaları gereken ve birçok estetin de üstünde durduğu bir konudur matematiğin güzelliği.”
Sayfa 102Kitabı okudu
“Çocuğun matematikten korkmamasını sağlayacak, çocuğa matematiği sevdirecek çeşitli oyunlar vardır: satranç, dama, go, domino, aznif... İskambil oyunları kötü alışkanlık yapar diye çocuklara yasaklanmıştır ülkemizde. Anababalar belki de pek haksız sayılmazlar bu konuda. Öte yandan sağlam aile ortamında ve sağlıklı bir toplumda kağıt oyunları zarar vermez. Pokerken 21’e, kaptıkaçtıdan 66’ya, piştiden briçe, bezikten bluma dek her türlü oyun öğreticidir.”
Sayfa 97Kitabı okudu
“Kadın-erkek ilişkisinde geleneksel erkek daha güçlü, daha akıllı, daha becerikli,her bakımdan daha üstün olmak ister.(…)
Matematikçi bir kadınla ne yapacağını bilmez. Alışkın olduğu ilişkiyi kuramaz. Şaşırmıştır,ezilmiştir. Tek çıkış yolu alaya vurmaktır. Tuhaflığın kendisinde değil kadında olduğunu belirtir.”sen kadın değilsin(çünkü senden üstün değilim)”demeye getirir.”
Sayfa 96
Matematik, her şey gibi, ancak emek verildikçe sevilir. Önemli olan çalışmak, emek vermek. Gerisi kendiliğinden gelir.
Sayfa 49Kitabı okudu
"Kuvvetliler, başarısızlıklarından da kuvvet alırlar. "
Sayfa 7Kitabı okudu
“En zor bulunan sayı sıfır sayısıdır. Olmayan nesneleri saymak insanın aklına kolay kolay gelmez. Sıfır bulunduktan sonra bile insanlar sıfırın hakkını tam olarak verememişlerdir. Şimdi bizim için sorun olmayan 108 sayısı, yakın zamana değin atalarımız için bir baş ağrısıydı. Sıfırı, 1 ile 8 sayısı arasına koymayı uzun süre akıl edemediklerinden sıfırın yerini boş bırakırlardı. Dolayısıyla 18, 108 ve 1008 arasındaki farkı anlamak zor olurdu.”
Sayfa 203Kitabı okudu