Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mavi Sakal'ın Yedi Karısı

Anatole France

Mavi Sakal'ın Yedi Karısı Gönderileri

Mavi Sakal'ın Yedi Karısı kitaplarını, Mavi Sakal'ın Yedi Karısı sözleri ve alıntılarını, Mavi Sakal'ın Yedi Karısı yazarlarını, Mavi Sakal'ın Yedi Karısı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Hayali felaket diye bir şey yoktur. Bir kötülüğün geleceğini hissediyorsanız, o gerçek bir kötülüktür. Acının hayali de başlı başına bir acıdır."
"Dünyanın her yerinde, köylü kızların ve köy delikanlılarının şehirlerde iş bulmaya can attıkları kesin. Kıyı bölgelerinde, kızların en büyük hayali, sardalye fabrikalarında işe girmek. Kömür havzalarındaki delikanlılarsa maden kuyularına inmekten başka bir şey düşünmezler."
Reklam
Virgile, yönetim sanatıyla ilgili Georgique adlı şiirinde, eğer çiftçiler mutluluklarını bilselerdi gerçekten mutlu olurlardı der. Şair bu sözleriyle, onların kendi mutluluklarının bilincinde olmadıklarını belirtiyor. Fakat Virgile, bu şiirini imparatorluğun mükemmel yöneticisi Augustus'un emriyle yazmıştı. Augustus ise Roma'nın ekmeksiz kalmasından korkuyor ve halk nüfusunu köylere yerleştirmek istiyordu.
"Nasıl oldu da, bir an için bile olsa, bir köylü kulübesinde mutluluk bulabileceğime inandım? Aldığım klasik eğitim yüzünden yanıldım galiba."
On beş günde, dağlık bölgelerde altmış köy dolaştıkları halde hiçbir mutlu adama rastlamadılar. Kentlerdeki perişanlık, yoksulluk ve sefalet bu ücra yerlerde de aynen vardı, üstelik kabalık ve bilgisizlik yüzünden insanlar daha haşindi. Açlık ve aşk adını alan iki doğa afeti, buralardaki insanlara daha sert darbeler indiriyor, hem de daha sık vuruyordu. Cimri köy zenginleri, kıskanç kocalar, yalancı karılar, efendilerini zehirleyen hizmetçiler, katil uşaklar, çocuklarına tecavüz eden babalar, hamur teknesini ocağın başında uyuklayan dedesinin kafasına geçiren çocuklar gördüler. Bu köylülerin tek zevki sarhoşluktu, sevinçlerinde bile ağzı bozuk, küfürbazdılar, oyunlarında gaddardılar. Bayramları, kutlamaları daima kanlı kavgalarla biterdi.Quatrefeuille ile Saint-Sylvain onları gözlemledikçe, bu insanların töre ve geleneklerinin kentlerdekinden daha iyi, saf ve temiz olamayacağına, cimri toprağın onları da cimrileştirdiğine, çetin bir hayatın yüreklerini başkalarının felaketlerine olduğu kadar, kendi felaketlerine karşı da nasırlaştırdığına tanık oldular. Kıskanç, açgözlü, sahtekar ve yalancıydılar, durmadan birbirlerini aldatmakla uğraşıyorlardı ve bütün bunlar, yoksunluk ve yoksulluklarının doğal sonucuydu.
"...gençliğimde, çoğu kez karnımın beynime çıktığını hissederdim. Benim de kafam sizinki gibi allak bullak oluyordu. Matematik dersinde bu durumun çok zararını gördüm."
Reklam
Bütün organlarının kıpır kıpır olduğundan, vücudunun içinde dolaştığından, hepsinin yer değiştirdiğinden, böbreğinin gırtlağına, bağırsaklarının burnuna çıktığından, karaciğerinin boğazına oturduğundan, beyninin ise karnına düştüğünden yakınıyordu. "Bu duyguların ne kadar acı olduğunu, insanın kafasını nasıl karmakarışık ettiğini hayal bile edemezsiniz." diyordu çevresindekilere.
Mutluluk komisyonunun sonu da bütün ülkelerde ve her devirde, bütün parlamento kurullarının ve parlamento dışı kurulların sonu gibi oldu. Hiçbir sonuca varılamadı, beş sene durmadan toplandıktan sonra, hiçbir şey elde edemeden komisyon dağıldı.
"Ne yazık ki, erdem gibi günahkarlık da çaba, zorlanma, mücadele, acı çekme ve emek gerektiriyor, sonunda tükenmişlik getiriyor. İşte bu yüzden, hepimiz mutsuzuz."
"İnsan şeytanı hoşnut edinceye kadar azap çeker, kıvranır, tükenir gider, hoşnut ettikten sonra da kendinden iğrenir."
Reklam
"Ressamlar sahtekarlığı uğursuz bir sanat haline getirmişler. Ağlayan kadınları dokunaklı bir güzellik içinde resmediyorlar. Andromaque, Artemis, Madeleine ve Héloise gibi kadınlar sanki gözyaşlarıyla süslü. Bende Adrienne Lecouvreur'ün Kornelya rolünde bir portresi var, gözyaşlarıyla Pompeüs'ün küllerini ıslatıyor. Adrienne'in bu haline insan hayran olur. Halbuki bizim Madam de la Poule ağlamaya başlar başlamaz suratı buruşuyor, burnu kızarıyor, öyle çirkinleşiyor ki bakmaya çekinir insan."
105 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.