Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kur'anı Tasavvufun Esasları

Medaricu's Salikin 1. Cilt

İbni Kayyim El Cevziyye

Medaricu's Salikin 1. Cilt Sözleri ve Alıntıları

Medaricu's Salikin 1. Cilt sözleri ve alıntılarını, Medaricu's Salikin 1. Cilt kitap alıntılarını, Medaricu's Salikin 1. Cilt en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
4. Ayetin İlaç Şartları "Yalnızca Sana ibadet eder..."
Bu ilaç altı öğeden oluşur: 1.Yalnızca Allah'a kulluk, 2.O'nun emrine ve şeriati na itaat etmek, 3.Hevaya kul olmamak, 4. Beşeri görüşlere, fikirlere, onların hükümlerine ve izlerine tabi olmamak, 5. Allah'a kulluk hususunda yalnız O'ndan yardım istemek, 6. Bu hususta ne kendisinin ne de başkasının güç ve kuvvetinden yardım istememek.
Sayfa 54
Fatiha Suresi'nin Kur'an'ın Bütün Manalarını İhtiva Etmesi
Fatiha Suresi'nde öyle iki kelam vardır ki bütün halk ve emir aleminin, semavi kitablar ve dinlerin, sevab ve cezanın sırrı bu iki kelamdadır. Kulluk ve Tevhidin mihveri de bu iki sözdür. Bu iki söz "Yalnız sana ibadet eder. yalnız senden yardım dileriz" ayetidir. Hatta denilir ki Allah Teala yüzdört kitab indirdi, bütün bu kitabla rin
Sayfa 68
Reklam
Güzel isimlerin manalarını ortadan kaldırmak isimler konusundaki en büyük inkârdır. Allah Teâlâ buyuruyor ki "Allah'ın isimleri hakkında sapanları (inkâra gidenleri) bırakmaz, yapmakta oldukları şeyin karşılığını göreceklerdir." (Arâf,180) Eğer bu isimler bir mana ve özellik taşımasalardı, bu isimlerin köklerinden bahsedilmez ve bunlarla vasıflanılmazdı. Fakat Allah kendisinden bu isimlerin asıllarıyla bahsetmekte, onları kendisine isnâd etmekte, Resâl de bunu ikrar etmektedir. Allah Teâlâ, "Doğrusu Allah, Rezzâk, sağlam ve kuvvet sahibidir." (Zâriyât, 58) buyurur. Bundan anlaşılır ki "el-Kavi", O'nun isimlerindendir. Manası "kuvvetle nitelenmiş" demektir. " Bütünüyle izzet Allah'indir." (Fâtır,10) ayeti de böyledir. Aziz, izzeti olandır. Eger Allah kuvvet ve izzet sahibi olmasaydı, ne Kavi ve ne de Aziz ismiyle anılırdı." Allah onu ilmiyle indirdi." (Nisâ,166), "Biliniz ki o, ancak Allah'ın ilmiyle indirildi." (Hûd, 14), "Onun ilminden hiçbir şeyi ihata edemezler." (Bakara, 255) ayetlerindeki durum da aynıdır.
Keşke
"Ey kavmimiz! Sizi Allah'a çağırana icâbet ediniz ve Allah'a inanıniz; O zaman Allah sizin günahlarıızı bağışlar ve sizi can yakıcı azaptan korur." (Ahkaf, 31) Keşke bu çağrıyı, duyup dinleyen ezberleyen kulaklara, fesâd düşüncelerden uzaklaşıp anlayan kalplere rastlasaydı. Fakat gönülleri hevâ rüzgârları doldurdu ve kalbin kandillerini söndürdü. Gönüllere beşerî düşünceler yerleşti ve onun kapılarını kapadı ve gönül kapısının anahtarları zayi oldu. Yabancı düşünceler kazanmak gönülleri paslandırdı da, Kur'ân'ın hakikatleri kalplere girip, nüfuz edemedi. Kalplerde, gönüllerde cehâlet hastalıkları yerleşti de, sâlih amel onlara fayda sağlamadı.
Doğru yol Allah'ın yoludur. Daha önce de söylediğimiz gibi Allah sübhânehu, doğru yolun kendi uhdesinde olduğunu ve kendisinin de doğru yolda olduğunu haber veriyor. Bu durum, Kur'ân- Kerim'de iki yerde Had ve Nahl surelerinde belirtilir. Hâd Sâresi'nde, "Hiçbir canlı yoktur ki Allah onun perçeminden tutuyor olmasm, doğrusu benim Rabbim doğru yoldadır." (Had, 56) buyrulur. Aynı şekilde, "Allah iki kişiyi ömek veriyor; birisi hiçbir şeye muktedir olmayan dilsiz, her durumuyla sorumluluğu mevlâsına ait, onu nereye gönderse bir işe yaramaz, hayr getirmez. Bu kimse ile doğru yolda olup da adâleti emreden diger kimse bir midir?" (Nahl,76) buyruluyor. Bu, duymayan ve işitmeyen putlar için Allah Teala' nın verdiği bir örnektir. Bu putlar konuşmaz ve akledemezler; bütün işlerini kendilerine tapanlar yapar. Tapıcısınin kendilerini taşimasına, bir yere dikmesine ve hizmet etmesine gerek duyarlar. Nasıl olur da ibâdet ve tevhidde adaleti emreden Allah'la o putları bir tutarlar? Oysa Allah Kadir'dir, Mütekellim' dir, Gani'dir, filinde ve sözünde doğru yoldadır. Allah'ın sözü rüşddür, hidâyettir, nasihattir. Fili hikmettir, adâlettir, rahmettir, maslahattır. Bu, ayet hakkındaki görüşlerin en doğrusudur.
Hakk, Allah'a döner, Allah'ın yolu Hakk üzeredir, başka bir şey üzerine bina olunmaz.
Reklam
İbni Kayyim (rahimahullah) şöyle demiştir: Mü'min, bir günah işlediği zaman ondan kesinlikle tamamen lezzet almaz. Zira o, günah işleme esnasında kalbinde daima bir üzülme duygusu hisseder. Ancak bu duygu ne zaman kalpten çıkarsa artık kişi kalbinin yasını tutsun.
Sayfa 180
Kim rüyasının doğru olmasını isterse, doğru olmaya baksın, helâl yesin, Allah'ın emir ve yasaklarına dikkat etsin. Kıbleye doğru ve abdestli olarak yatsın. Gözleri kapanıncaya kadar Allah'ı zikretsin. O zaman rüyası tekzib edilemeyecek derecede olur. En doğru rüyalar seher vakitlerinde görülen rüyalardır. Seher vakti ilâhi vahyin indirildiği vakittir. Seher vakti rahmet ve mağfiretin indiği, şeytanların durulduğu vakittir. Sâdık rüyanın aksi gece yarısı görülen, şeytanların ve şeytandai ruhların intişar ettiği vakitlerde görülen rüyadır. Ubâde b. Sâmit söyle der: "Mü'minin rüyası rabbinin uykuda kendisiyle konuşmasıdır."
Rabb Teâlâ'nın isimleri, Onun kemâl sifatlarına delalet eder. Bu isimler sifatlardan türetilmiştir. Bir kısmu isimleri, diğer kısmı da sıfatlarıdır. Bundan dolayı da güzel isimler (esmâ-i hüsnâ) olmuşlardır. Zira bunlar birtakım manasız lâfizlardan ibaret olsalardı, güzel olmazlardi, medh ve kemâle de delâlet etmezlerdi. Yine böyle olsaydı Gazab ve intikam isimlerinin rahmet ve ihsân makamında bulunması câiz olurdu. Bunun aksi de vârid olurdu. Bu durumda meselâ, "Ey Allahım! Ben kendime zulmettim, beni bağışla; zira sen Müntakimsin (intikam sahibisin). Ey Allahım! Bana ver, sen zarar veren ve mâni' olansın." demek gerekirdi ki bunun yersizliği açıktır.
Nasıl olurda ibâdet ve tevhîdde adâleti emreden Allâh'la o putları bir tutarlar? Oysa Allah Kadîr'dir, Mütekkellim'dir, Ganî'dir, fiilinde ve sözünde doğru yoldadır. Allah'ın sözü rüşddür,hidâyettir, nasihattir. Fiili hikmettir, adâlettir, rahmettir, maslahattır.
66 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.