Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve Hikmetleri

Mevlana Celaleddin-i Rumi

En Eski Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve Hikmetleri Gönderileri

En Eski Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve Hikmetleri kitaplarını, en eski Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve Hikmetleri sözleri ve alıntılarını, en eski Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve Hikmetleri yazarlarını, en eski Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve Hikmetleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
304 syf.
8/10 puan verdi
Mesnevide geçen tüm hikayelerin anlatıldığı ve hikayeler de verilmek istenen mesajların kısa anlaşılır ve net olarak açıklandığı güzel bir kitap. Mesnevi hikâyeleri yle ilgili benim en beğendiğim kitap oldu. Tavsiye ederim.
Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve Hikmetleri
Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve HikmetleriMevlana Celaleddin-i Rumi · Bilge Kültür Sanat Yayınları · 2010367 okunma
İnsan hiddet ve şehvetten şaşı olur hakkı ve hakikati olduğu gibi göremez.
Reklam
Yüce Allah (c.c.) bir kimsenin perdesini yırtmak isterse onu temiz kişileri ayıplamaya, kötülemeye meylettirir. Bir kimsenin de ayıbını örtmek isterse o kimseyi ayıplı kimselerin ayıbı hakkında ses çıkarmaz hale getirir.
Ilgilenen arkadaslar' a, kitap eklendi
Merhaba arkadaşlar, şu aralar taşınma aşamasındayım, ve okuduğum bi kac kitabi vererek azaltmaya karar verdim. Ilgilenen olursa burda kitaplar.
Güzellik Uykusu
Güzellik Uykusu
Osmanlı Tarihi El Kitabı
Osmanlı Tarihi El Kitabı
Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve Hikmetleri
Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler ve Hikmetleri
Neyi Kaybettiğini Hatırla
Neyi Kaybettiğini Hatırla
(4.baskı şule yayınları) ✔
Başka
Başka
Gülistan
Gülistan
✔ Yorum yazabilirsiniz (msj❌) Şimdilik bunlar :)
İsa as çok gülerdi, Yahya as ise çok ağlardı. Cenabı Yahya, Hz İsa'ya dedi ki: "Sen Hak Tealanın inceden ince mekrinden tamamen emin mi oldun ki böyle gülüyorsun?" Hz İsa da cevaben ona dedi ki; "Yoksa sen de Hak Teala'nın latif, güzel, görülmemis ihsanlarından, lütuflarından tamamen gaflete mi daldın ki böyle ağlıyorsun?" Evliyadan bazı kimseler bu konuşmaya şahit olmuşlardı. Hak Teala'ya, bu ikisinden hangisinin makamı daha yüce diye sual ettiler. "Bana karşı zannı daha güzel olanın makamı daha yücedir. Ben kulumun zannı üzereyim" (Hadis-i Kudsi) diye cevap geldi. "Kulumun zannı nerede ise oradayım, beni nasıl sanırsa oyum. Her kulumun bir çeşit düşüncesi, bir çeşit hayali vardır. O beni nasıl hayal ederse öyleyim. Ey benim kullarım, tecelligahım ve makamım olan hayalleri pak ve temiz tutunuz." Şimdi sen kendini bir dene; ağlayıştan, gülüşten, oruçtan, namazdan, yalnızlıktan, topluluktan ve daha da başka şeylerden hangisi daha faydalı; ahvalin hangisi ile tarkı-müstakime girmedesin, hangisi seni daha yüceltmede? Bunu anla da o işe sarıl." (Fasıl12)
İnsan kendi kelliğinden, kendindeki çıbandan iğrenmez, yaralı elini yemeğe sokar, parmağını yalar, gönlüne hiç de tiksinti gelmez. Fakat bir başkasında küçücük bir çiban yahut azıcık bir yara görse onun yediği yemekten tiksinir, o yemek, içine sinmez. Iste kötü huylarda cibanlara benzer. Zulüm, kin, haset, hirs, insafsızlık, kibir gibi bütün kötü huylar, sende oldu mu incinmessin. Fakat bunları bir başkasında gördün mü ürkersin, incinirsin. Bil ki kendinden ürkmedesin, kendinden incinmedesin. Insan, bunlar kendisinde oldu mu incinmez fakat bir başkasında bu huyların pek azını bile görse ondan incinir, tiksinir.
Reklam
T A H A M M Ü L
Alemde tahammülden daha güç hiçbirşey yoktur. Mesela, bir kitabı okumuşsun, düzeltmişsin, harekelemişsin; birisi yanında oturmuş, o kitabı yanlış okuyor; buna dayanabilirmisin? Mümkün değildir. Onu okumamış olsaydın , ister doğru, ister yanlış, bir farkı olmazdı sence, çünkü yanlışını doğrusundan ayırt edemezdin. Şu halde muhale tahammül pek büyük bir savaştır. Şimdi peygamberlere makamı emne vasıl oldular mı onlara eğri doğru her şey açılır, görünür. Doğruyu eğriden ayırt ederler, görürler. Fakat yinede büyük bir savaş içindedirler çünkü bu halkın bütün işi gücü eğridir. Onlarda görürler, dayanırlar. Yüz tane eğriden birini söylerler; o işi işleyene güç gelmesin derler; geri kalan eğri işlerini örterler. Üstelik o eğri iş doğrudur diye onu överler de; böylece birer birer o eğriliklerini bırakmasına çalışırlar. Hani bir öğretmen çocuğa yazı öğretir. Çocuk yazdıklarını öğretmene gösterir; Öğretmene göre hepsi de eğridir fakat öğretmenlik sanatı dolayısıyla hoş görür de, hepsi güzel, ne de güzel yazmışsın, yanlız şu harfi kötü yazmışsın; şöyle yazman gerek der. Bir satırdan bir kaç hardi kötüler ki, çocuğun gönlüne ürküntü gelmesin. Çocuk da bu beğenişe aldanır, yüreğine güç kuvvet gelir.
Hikmeti bilmiyorsan inad etme
Şaşının inadı İnsan tarafgirlikten hiddet ve şehvetten şaşı olur hakkı ve hakikati olduğu gibi göremez
844 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.