Kol uzunluğunda, şahâdet parmağı kalınlığında bir sopadır. Meydanda durur; dedelerin hücrelerinde de vardır. Yolsuzlukta bulunana, meydanda şeyh, yahut aşçıdede tarafından, niyaz vaziyetinde durdurularak ayaklarının, dizden aşağı kısmına birkaç çelik vurulur. Bu, dayak olmayıp ihvân arasında bir te'dîbdir. Dedeler de, îcâb ederse ve bilhassa semâ’ meşkinde, nev-niyazlara çelik vururlar.
Sayfa 149