Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Miletoslu Aspasia

Ahmet Semih Tulay

Miletoslu Aspasia Gönderileri

Miletoslu Aspasia kitaplarını, Miletoslu Aspasia sözleri ve alıntılarını, Miletoslu Aspasia yazarlarını, Miletoslu Aspasia yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aspasia, yaşadığı yüzyıla damgasını vurmuş, dönemin ünlü bilge ve sanatçılarına ev sahipliği, koruyuculuk yapmış; öldükten sonra da kendinden uzun yıllar söz ettirmiş, bilgisi ve yaşantısı ile tarih sayfalarında yar almış, felsefi bilgileri olan, aydın bir Anadolu kadınıdır.
Sayfa 10
Dürüst, vatanını seven, ona hizmet eden erdemli insanlar, hiçbir zaman unutulmazlar. Bedenleri yok olsa da, isimleri sonsuzluğa değin yaşar.
Sayfa 181 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
Reklam
Unutma ki, yazılanı hakkıyla okumak, yazmaktan çok daha zordur.
Sayfa 168 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
Gerçekten de, Aspasia'nın Perikles ve Sokrates'in belagat (güzel konuşma) hocaları olduğu kabul edilir. Sokrates, uzun yıllar Aspasia ve Perikles'in en yakın aile dostları arasında yer aldı. Ne yazık ki ünlü filozof, sonraki yıllar da her iki dostunun da ölümlerine tanıklık edecek, işin daha kötüsü, tüm çabalarına, hatta suçlanmasına karşın oğulları Genç Perikles'i ve arkadaşlarını çarptırıldıkları ölüm cezasından kurtaramayarak bir kez daha yıkılacaktı. Sonraki yıllarda da, bu defa kendisi haksız yere suçlanarak ölüm cezasına çarptırılacak ve korkmadan ölüme giderek onurluca yaşama veda edecekti.
Sayfa 150 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
Gerçek sevginin en büyük silah olduğuna inanıyorum. Onun önünde hiçbir kuvvet duramaz. Sevgi yalnızca insanlara ait bir şey değildir. Her canlının sevgiye gereksinimi vardır.
Sayfa 132 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
(...)biliyordu ki, birisinin hakkındaki en iyi, en sağlam bilgiyi karşıtı olan insanlar verir ve insanın dilini de en güzel şarap çözer.
Sayfa 111 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
Reklam
(...)tanrıların da insanların kendi aralarındaki sevgilerine karışmaya hakları olmadığına inanıyorum. Sizlere sevginin yasak olmasını da anlayamıyorum. Sevgisiz insan olabilir mi?
Sayfa 81 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
(...)ama sevgi yasaklanabilir mi? Tanrılar da gönül işlerine girip, birbirlerini, hatta insanları sevmiyorlar mı?
Sayfa 81 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
Tanrılar mı insanlaşıyordu, yoksa insanlar mı sonradan tanrılaşıyordu?
Sayfa 74 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
Büyük adamların seveni de çok olur, sevmeyeni de. Önemli olan tarihin söyleyecekleridir.
Sayfa 63 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
Reklam
"Yaşam ne tuhaf çelişkilerle dolu. Yeni bir bedenin dünyaya gelmesi acıyla başlıyor, gitmesi acıyla (ölümle) oluyor. İnsanoğlu yaşama gözyaşıyla başlıyor, gözyaşlarıyla yaşamdan ayrılıyor. Gözyaşı insanoğlunun alın yazgısı galiba."
Sayfa 48 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
"(...)sizler hiç yoksul ve güçsüz bir tanrı duydunuz mu?"
İnsanlar da tanrılarını nasıl düşünüyorlarsa öyle görmek istemişlerdir. Özellikle soylu ve zengin sınıfın egemen insanları, tanrıların kendileri gibi bir yaşam sürdüklerine inanarak Olympos'u kafalarında yarattılar. Bu biraz da kendilerini beğenmişlikten ve ulaşılamaz olarak görülmek istenmelerinden geliyordu. Alt sınıflardaki yoksul ve cahil insanlara da bunlara inanmak kaldı. Soylu ve zenginlerin sürdürdükleri erişilmez yaşamı, olağanüstü tanrısal bir yaşam olarak gördüler. Çünkü onların yaşamları, tanrılara yakışır biçimdeydi. Tanrıları kafalarında yaratanlar, kendileriyle aynı olmasın diye birkaç ayrıntı koymayı da unutmadılar. Örneğin, sizler hiç yoksul ve güçsüz bir tanrı duydunuz mu?
Sayfa 46 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
(...)insanlara bedenen ve düşünce bakımından benzemeyen yalnız tek bir tanrı olmalı. Çünkü, bizim tanrılarımızın bizlerden farkları yok ki, her haltı karıştırıyorlar. İnsanlar gibi kindar, hilekar, alıngan ve hırslılar. Bir ikisinin dışında hepsinde insani dürtüler, örneğin, cinsel dürtüler çok fazla. Ölümlüler gibi bir yaşam sürüyorlar.
Sayfa 45 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
Bence tüm insanlar özgür olmalı. Çünkü, özgürlük her insanın, hatta her canlının en doğal hakkıdır.
Sayfa 22 - Remzi Kitapevi, 1. Baskı: Temmuz 2008
56 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.