- Her kadın kendi kaderinin mimarıdır “ , bu cümleyle kitap daha ilk sayfalarında bize mesajını veriyor , ama bu mesaj ya davetsiz birisinden ; Bizi gözetlediğini düşündüğümüz birisinden gelseydi ? Yine aynı sakinlikle , minnetle karşılar mıydık ? Kitapta 1600’lü yılların Amsterdam ‘ındayız daha doğrusu büyük çoğunluğunda . Henüz 18 Yaşında olan Patronella , kumar ve içkiyle tüm parasınını kaybedip 1 yıl sonra da ölen babasının arkasında bıraktığı annesi , kız kardeşi ve erkek kardeşi için annesinin de yardımlarıyla kârlı bir evlilik yapar . Doğup büyüdüğü kasabadan çok daha büyük bir yer olan Amsterdam’a da yolu böyle düşer . Kendisinden yaşça büyük zengin tüccar kocası Johannes pek de Nella’nın hayallerini süsyelen eş değildir , tek başına geldiği yeni evi ise ona karşı soğuk insanlarla birlikte Nella’nın hayallerindeki “ yuvaya” duyguve sıcaklık açısından uzaktır . Nella’nın yeni evinde bilmediği çok şey vardır ; Özellikle de görümcesi ve kocasının sakladıkları sırlar Nella’nın boyunu aşarken , Johannes karısına özel olarak yaptırdığı Minyatür evi ile Nella ‘ya yeni bir dünya açar . Nella ilginç ve ayrıntılarla dolu düğün hediyesiyle birlikte bu baskıcı toplumu ve aile sırlarını hiç beklemediği şekilde keşfetmek zorunda kalacaktır . Çünkü işler değişebilir :)
Kitabın ilginçtir ki kitaptan daha güzel olduğunu düşündüğüm bir de aynı isimli dizisi var , izlemenizi tavsiye ederim , iyi okumalar