kalp, hakk’ın aynasıdır, “tevhid”le parlar. bu bakımdan esas mesele, insanlık sırrının dibâcesi, hâtimesi ya da fenâ fi’l-hak olmanın lâzımesi kalb selâmetidir. kalbi marifete doğmuş selîm insan, “kul” olma şuuru içinde “kül” olunca en yüksek seviyeye yani abdiyyet yahut insaniyyet makamına erer.
s. burhaneddin kapusuzoğlu