Nadia'ya Sözüm Var
Zana MuhsenNadia'ya Sözüm Var Gönderileri
Nadia'ya Sözüm Var kitaplarını, Nadia'ya Sözüm Var sözleri ve alıntılarını, Nadia'ya Sözüm Var yazarlarını, Nadia'ya Sözüm Var yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Durumu her havlayışında ya da her bir tepki gösterişinde dayak yemeye alışmış bir köpeğinkine benziyor. En sonunda, zavallı hayvan denemeyi bırakıp, kendisine eziyet edenlerin rahatını kaçırmamak ilgiyi kendi üzerine çekmemek için hiçbir şey yapmamaya yoğunlaşarak bir köşeye çekilecek.
Sayfa 249Kitabı okudu
Nadia yaklaşık 20 yıldır Yemen’ deydi. Ben oradan ayrıldığımdan beri duygularını anlatabileceği, tam anlamıyla güvenebileceği hiç kimsesi yoktu. Üzerindeki gerginliği bir şekilde rahatlatması için hiçbir yolu yoktu. Bu yüzden çığlık atarak dağlara konuşmaktan veya bir et bıçağıyla birilerine saldırmaktan kendini alıkoymak için her şeyi içine atıyor.
Sayfa 249Kitabı okudu
Böylesine farklı bir dünyada rahatlıkdan yoksun yaşarken, en sevdiğiniz bir paket cips kadar basit bir şeyin görüntüsü bile tüm anılarınızı tekrar canlandırabilir.
Sayfa 245Kitabı okudu
Yemen’de hayat erkeklerindi, kadınlar ise sadece onlara hizmet etmek ve çocuklarını doğurmak için vardı
Sayfa 243Kitabı okudu
Annemle benim gibi o ana kadar olduğumuz gibi umutsuzsanız, her şeyi yapar ve size bir çıkış yolu sözü veren herkese inanırsanız.
Sayfa 171Kitabı okudu
Seyahat etmenin macera tarafı da hoşuma gidiyordu. Yeni yerler görüp yeni insanlarla tanışmayı seviyordum. Değişik yemekleri tatmayı ve farklı insanların hayatlarını öğrenmeyi seviyordum. Bilgiye ve tecrübeye açtım.
Sayfa 155Kitabı okudu
Karşılaştığımız her yeni insanın ihtiyacımız olan yardımı sağlayacağını umarak köpekbalığı havuzunda iki masum yaratık gibi yüzüyorduk.
Sayfa 152Kitabı okudu
Kendini bu durumda bulan tek aile değiliz ama annelerin birçoğu bürokratlar, avukatlar ve politikacılarla baş etmenin uygun bir yolunu bulamadıkları için mücade etmeyi bırakmışlardı. Çok az kişi annem kadar uzun ve inatçı bir şekilde mücadele edebilirdi. Onun için kabus otuz yıl önce başlamıştı.
Sayfa 146Kitabı okudu
Bizler ve diğerleri arasındaki görebildiğim tek fark, ten rengimizdi
Sayfa 130Kitabı okudu
Beynimde bir şimşek çakmıştı. “Sizler”. Sanırım ten rengimi kastetmişti. O anda sorunumuzun biraz da ırk ile ilgili bir sorun olduğunun farkına varmıştım. Eğer Nadia ve benim tamamıyla beyaz ebeveynlerimiz olsa, ‘çifte vatandaş’ olmamız asla sorun çıkarmayacaktı. Hiç kimse bir anlığına durup evlilik için satılmamızı, Mokbana’da kendi isteğimiz dışında tutsak edilmemizi ve tecavüze uğramamazı sorgulamayacaktı. Nadia gerdeğe girmeye zorlandığında İngiliz yasalarına göre reşit değildi. Soyadımız SMİTH olsaydı veya sarışın mavi gözlü olsaydık, birkaç ay, hatta bir kaç hafta içinde o dağlardan kurtulmuş olurduk.
Sayfa 129Kitabı okudu
Onlara göre annem özgürlük hastalığının taşıyıcısıydı.
Sayfa 120Kitabı okudu
Aynı erkeklerin bir çoğu Batı’ya gelmek ve orada istedikleri zaman yaşamaktan hoşlanmış ama hiçbiri kadınlarının kendi hakları da olduğu fikrinden etkilenmelerini istememiştir. Kadınların erkeklerle tartışabileceklerini ve değerli çocuklarının vesayetini bile alma haklarının olduğunu, kendi giyecekleri elbiseleri seçebileceğini, kendi paralarına hükmedebileceklerini, çocuklarını nasıl yetiştirdikleriyle kendilerinin ilgilenebileceğini ve ne tür işler yapmak istediklerini seçme haklarının olduğunu öğrenmelerini istememişlerdir.
Sayfa 120Kitabı okudu
Katılıyorum
İki aydır neredeyse hep yanyanaydılar. Günün hemen hemen her saatini bir otel odasında beraber geçirebilmek dostluğun gerçek bir sınavı.
Sayfa 117Kitabı okudu
Anne olmak bazen insanı ikiye bölebiliyor. Bir yandan çocuklarınız için ölümü bile göze alarak her şeyi yapmaya gönüllü oluyorsunuz. Diğer bir yandan eğer ölürseniz, onları korumak için tek şansınızın da yok olacağını biliyorsunuz.
Sayfa 112Kitabı okudu
keşke sahip olduğumuz şeylerin kıymetini daha fazla anlayabilseydik
Eğer her gün güneş altında çalışır veya ilkel bir fırının yoğun sıcağına maruz kalırsanız, değişmeye mahkûmsunuzdur. Beslenme şekliniz zayıf ve tekdüzeyse ve hiçbir zaman yeteri kadar uykunu alamıyorsanız, cildiniz tüm bu zorluğa katlanmak zorunda olmayanların cildinden iki kat daha fazla yaslanır.
Sayfa 100Kitabı okudu