Bir gün ... Meğer Hoca ramazanda oruç tutmaz imiş ... Lakin sahurda kalkup ta'am eder imiş ... Ahbabları ayıtdı: "Hoca Efendi'. Siz oruç tutmuyorsuz; niçün sahurda kalkup ta'am edersiniz?" dediler. Hoca ayıtdı: "Farzı terk etdüğime göre sünneti dahı terk mi edeyim?"demiş.
Hikayet ederler ki Hoca kendi kadı iken bir 'avrat bir herifı kadıya getürüp aydur: "Efendi! Şu bir ecnebi herif beni tutdı, öpdi. Elbet de benim hakkımı hakk ey le." dedi. Hoca aydur: "İmdi, ne olmak gerek? Sen dahı herifı öp." demiş.
Türbesinin dört yanı açık olduğu halde kapısında bir koca kilit bulunmasının anlamı da: "Kilit dost içindir; düşman, ne yapsan, bir yere girmenin kolayını bulur." demekmiş.
Nasreddin, diyalektik materyalizm yanlısıdır; tabiatta her şeyin durmadan değiştiği tezini savunur. Softa ise her şeyin değişmez kaldığı kanısındadır. Sonunda hasmını kendi delilleri ile susturacağını uman softa: "Evet, sen haklısın." der, ve gelişmelerin birbiri ardından gelişlerini sıralar: Nasreddin ölecek; toprak olacak; topraktan ot bitecek; inek ot yiyecek; yediği ortan fışkı olacak; yani Nasreddin sonunda fışkı olacak." Bu sefer Nasreddin Hoca: "Yok, sen haklısın, der. "Softa ölecek; toprak olacak. Topraktan ot bitecek; otu inek yiyecek; inekten fışkı çıkacak ... Hiçbir şey değişmemiş olacak: Softa zaten inek fışkısı idi ya ... "
Nasraddin Hoca bir gün yolda giderken dest-malına bir avuç leblebi koyar. Yiye yiye giderken yolda birez oğlancuklar bulur: "Oğlancuklar! Size leblebi vereyim." der. Oğlancuklar da: "Ver!" demişler. Ayıtmış: "Size Allah verür gibi mi vereyin, yoksa adem verür gibi mi?" demiş. Oğlancuklar da demiş ki: "Allah verdüği gibi ver." demişler. Nasraddin Hoca da kimine az, kimine çok verür. "Hay Hoca! Niçün beniher vermezsin?" derler. Nasraddin Hoca da aydur: "Bak a, gör e! Allah kimine az verür, kimine çok verür." OğIancuklar da gine derler ki: "Adem verdüği gibi ver." derler. Ol vaktın Nasraddin Hoca: "Allah, Allah! İşid, gör! Dutalum ben hiç tınmamışım, der. Gör şu oğlancuklar bile beğenmez senün verdüğini." demiş.
Nasraddin Hoca'nın evi iki mahalle arasında olur imiş. Cami'e gelmedüği içün ahali-i mahalle cem' olup Hoca'ya giderler ki: "Niçün
cami'e gelmezsin?" dedüklerinde: 'özrüm vardur; adamlar!" deyüp cevab edicek " 'Özrün nedür?" dediklerinde "O bir mahallenün
imamını ben sikdüm; heriki mahallenün imaını dahı beni sikdi. Onun çün hicabımdan varmayorum." deyü cevab eyler.