Okumak, ama nasıl? Rabbi'nin adıyla okumak, O'nun kâinata koyduğu yasaları/ayetleri daha iyi anlamak/anlatmak ve yaşamak/yaşatmak için okumak. Haddini, hududunu bilmek ve Rabbinin emrine âmâde olmak için okumak. Kul olduğunun farkında olup ve İ'lâyı kelimetullah'ı bütün insanlığa anlatabilmek/aktarabilmek ve bu uğurda geceni gündüzüne katarak canla, başla okumak. Okumaktan maksat ne kadar da az şey bildiğimizin farkında olmaktır. Bizim bilmediğimiz/bilemediğimiz, gidemediğimiz, göremediğimiz yüzlerce/binlerce/milyonlarca âlem var kâinatta. Önce haddimizi bileceğiz, haddimizi bilip Rabbimizi bileceğiz, Rabbimizi bilip O'nun Peygamberine, Muhammed Mustafa (sas)'e tabi olacağız, O'nun hayatını kendimize örnek alacağız, O'nun ahlakıyla ahlaklanacak, O'nun yolunda emin adımlarla dimdik yürüyeceğiz, O bize neyi emretti ise onu alacak, O bize neyi nehyetti ise ondan sakınacağız, O'nun davetine icabet edecek, bu icabet ile çevremizde kim varsa, en yakınımızdan başlayarak insanları bu kurtuluş yoluna ulaştırmak için gayret sarfedeceğiz... İşte bu kitap önce davetçinin nasıl olması gerektiğini, daha sonra bu davetin nasıl yapılması gerektiğini, ardından kimlere davet yapılabileceğini akıcı bir dille bizlere anlatıyor. Keyifli okumalar dilerim, kitapla kalın. Tavsiye ederim.