Birbirini tavuk keser gibi kesen, canlı canlı köprüden aşağıya atan nefretin getirdiği sinir ortamı içerisinde karşısında bulunanın da insan olduğunu unutup akla hayale sığmayacak derecede işkence yöntemleri ile birbirini boğazlayan insanları okuyacaksınız.
Ermenistan kurma hayali içindeki Ermenilerin nasıl kandırıldığını nasıl gözlerinin hırs ve ihtirasla dolduğunu bir zamanlar oturup beraber yemek yedikleri, eğlendikleri Türk komşusunu nasıl boğazladığını, küçük hesaplar yaparken işlerin bir anda nasıl tersine dönüp yaptıklarının cezasını çektiklerini okuyacaksınız.
Böyle bir kitap varmış peki neden yeni baskısı yok neden hiçbir yerde ismi geçmiyor neden hiçbir yerde kaynak olarak gösterilmiyor oysa bu kitap okunduğunda biz neyi nasıl yanlış yapmışızın cevabını da buluyoruz.
Anadoluda Rus ve İngiliz ajanlarının cirit atmasına ordaki Ermenileri Türklere karşı kışkırtmalarına izin verdik oysa daha akıllı davranılsaydı daha bilinçli olunabilseydi bu kitapta anlatılan dramların, ölümlerin, düşmanlığın, nefretin, intikamın, açlığın, kıtlığın tifüs salgınının hiçbirisi yaşanmamış olacaktı dahası birbirinin kapı komşusu olan bu iki toplum birbirine bu kadar düşman olmayacaktı.
