Oku Oku Budur Sonu!
İhsan ÜnlüerOku Oku Budur Sonu! Gönderileri
Oku Oku Budur Sonu! kitaplarını, Oku Oku Budur Sonu! sözleri ve alıntılarını, Oku Oku Budur Sonu! yazarlarını, Oku Oku Budur Sonu! yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bizi korkutmak isteyenlerin içinde bulunduğu büyük korkaklığı bilirsek elbette ki onlardan korkmayacağız.
"Tavşan, korktuğu için kaçmaz
Kaçtığı için korkar." (Nazım)
Öğrendin ya Mehmet ahlak nedir?
Öl geber, eğil, itaat et
Baş eğ kımıldama, isteme, sus
Yaşamak, efendilere mahsus (!)
Yasatanımazlık çöreklenmiş iktidara, yalan talan oturmuş koltuklara, hırsızlığın adı kurnazlık olmuş, kan emici kurt gibi girmiş damarlara, ölümse el atıyor okullara.
Bir gün bir despot başkan bir kente gelir. Meydanlarda ( Vatan anamız- Başkan babamız) amblemleri asılmıştır. Başkan trenden inip kendini gösterince karşılayanlardan adamın biri yanindakinin kulağına eğilir:
" İşte anamızı ağlatan adam"
Sayfa 209Kitabı okudu
Toplumlar gelişip de, ekonomik sınıflar ortaya çıkınca Mitolojinin yerini dinler almıştı. Dinlerin yapısı toplumlardaki sınıfsal yapının bir yansımasıydı âdeta.
Sayfa 175Kitabı okudu
Grev yüzünden bu sabah Neskafe'sini sütsüz içmek zorunda kalan Cenabüddin beyefendi grevciler için: " Bir sürü südübozuk bunlar!" Diye belalarken, süt tozu fabrikasında greve giden işçi Remzi'nin karısının gıdasızlıktan ötürü südünün kesildiğinden haberi yoktur.
...
İşverenler: Hasan almaz basan alır..
Beş bas, on al..
Verin Şabana gitmez yabana...diye propaganda atarlar.
Senin paran , benim param..
Benim param, benim param..diye atılır sloganlar.
Sayfa 162Kitabı okudu
Faşizme Karşı Birleşik Cephe
Gücüme gidiyor bu " Allah kurtarsın!" lafı
Müdürü gelir: " Allah kurtarsın!"
Savcısı gelir: " Allah kurtarsın!"
Gardiyanı gelir: " Allah kurtarsın!"
Bir hal olduk, Allah bilir günde kaç posta
Allah tarafından kurtarıla kurtarıla.
Oysa biz, insanları kurtarma zahmetinden
Kurtarmak için Allah'ı
Düştük, değil mi bu yola!
Can Yücel
Sayfa 117Kitabı okudu
Rekabet
İşçilerin tek toplumsal gücü sayılarının çok oluşuydu... Ama bu da dağınıklık yüzünden kırılmaktaydı. Dağınıklık işçilerin kendi aralarındaki kaçınılmaz rekabet yüzünden körüklenmekteydi.
Sayfa 112Kitabı okudu
Değişmedi ki bu çağda aynı çağ (ortaçağ'ı anlatır yazar)
...ama bu yasanın en ilginç niteliği, işçi ücretlerinin üst sınırının belirli olmasına karşın alt sınırının konmamış olmasıydı.
Sayfa 111Kitabı okudu
... Tıpkı bizim seçim kulübesini ve iktidar koltuğunu fethetmek için abdestsiz namaz kılan politikacılarımız gibi...
Sayfa 68Kitabı okudu
Bazılarının dostluğu da böyledir.
Bir yaz günü arslan su içmek ve serinlemek için derenin başına gelir. O sırada cesur bir merkep de suya eğilmez mi? Arslan: " Çekil bakalım da suyumuzu içelim," diye kükrer... "Ne demek çekil!" Diye cevap verir beriki; "Benim de canım var, ben de hayvanım!" Nallarına ve tekmelerine güvenir bizimkisi arslana karşın...Sonunda; sen çekil, ben çekil... Kanlı bir döğüş başlar aralarında. Birinin pençesine, kroşesi... Ötekinin şutları, tekmeleri... Kavganın en kızıştığı anda bir de bakarlar ki gökyüzüne ne görsünler! Akbabalar, leş kargaları onların leşlerini yemek için uçuşmuyorlar mı üzerlerinde! Sonunda her ikisinde de şafak atar, " Kavgayı bırakalım da dost olalım derler. Yani dost olmak zorunluluğunu duyarlar.
Sayfa 57Kitabı okudu
DEVRİM= EVRİM
Yargıç, tutuklu generale soruyordu mahkemede:
-- "Giriştiğiniz bu devrim hareketinde yandaslarınız kimlerdi?"
--" Eğer başarsaydım, tüm Fransa halkı sayın yargıç."
İşte devrimin en önemli kıralı...
Sayfa 54Kitabı okudu