Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Olmayışın Habil’i

Yunus Bektaşoğlu

Olmayışın Habil’i Gönderileri

Olmayışın Habil’i kitaplarını, Olmayışın Habil’i sözleri ve alıntılarını, Olmayışın Habil’i yazarlarını, Olmayışın Habil’i yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sen umut edene kadar umut, sen inanana kadar gerçek ile inanç, sen yaşayana kadar yaşam ve sen ölene kadar ölüm yok...
Reklam
Ben bir zehirlenmedir. Benliğini ket vuruşun ruhsal çekicinin açığa çıkarttığı darbelerde arayan zavallı insan, aynı insanlığını eksilmenin ardında bıraktığı iz olarak görmek telaşındadır.
232 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Psikolojik felsefe olarak adlandırabileceğim kitap, insanı, insan psikolojisini, insanın yaşama dair herşeyi, inancı, yaşamı, ölümü hatta kendisiyle beraber daha nice varlık sebebini sorgulatan, yaşamda anlam arayışında olan insanın aslında varlıkla yokluk arasında ince bir çizgide durduğunu anlatıyor. Yaşamın anlamından söz açılınca, Victor Frankl’ının şu sözünü yad etmeden geçemeyeceğim. “Kişinin yaşamda bir anlama ulaşmasının üç temel yolu vardır. Bunlardan ilki bir eser yaratmak ya da bir iş yapmaktır. İkincisi bir şey yaşamak ya bir insanla etkileşmektir; başka bir deyişle sadece işte değil, ayrıca sevgide de anlam bulunabilir. Ancak en önemlisi yaşamdaki anlama giden üçüncü yoldur: Değiştiremeyeceği bir kaderle yüz yüze gelen umutsuz bir durumun çaresiz kurbanı bile kendini aşabilir, kendi ötesine gelişebilir ve böylece kendini değiştirebilir.” İnsan, kendi varlığının farkına varıp, insan olmanın başlı başına bir değer olduğunu farkettiği andan itibaren, anlam arayışı yolculuğuna ilk adımını atmış olur. Bu adım, bizi her yeni günde daha güçlü kılan bir pusuladır. Adımlarınız bol olsun.
Olmayışın Habil’i
Olmayışın Habil’iYunus Bektaşoğlu · Yitik Ülke Yayınevi · 20207 okunma
Sen umut edene kadar umut, sen inana kadar gerçek ile inanç, sen yaşayana kadar yaşam ve sen ölene kadar ölüm yok...
232 syf.
·
Puan vermedi
·
32 saatte okudu
✔İlk defa bir kitabı yorumlarken bu kadar zorlandım diyebilirim öncelikle kitabın dili akıcı, sen dili ile yazıldığı için de yazar sizinle sohbet ediyormuş gibi hissediyorsunuz. ✔Konusuna gelecek olursak kelimelerimi seçmeye çalışıyorum. Yanlışım varsa düzeltin lütfen nasıl yorumlayacağımı bilemiyorum çünkü biraz da araştırdım ama kimse yorumlamamış sanırım ✔Varlık ile yokluğu, sevap isle günahı, vicdanı sorgulamayı, yaşam ile ölümü anlatan bir kitap aslında. Normalde ölüm için gelen canavar bu sefer kadını kurtarıyor. O kadının kaderi ile oynamış oluyor mu peki? ✔Bu ikilemler aslında iki düşünce şeklinde anlatılmış Herkesin kendi düşüncelerinin aktarıldığı bir kitap. Doğru veya yanlış olan düşünceler bir arada verilmiş. ✔Siz bu hayatı sorgulamaya ne dersiniz? ✔Kitap bana biraz ağır geldi daha sonraki süreçlerde tekrar okumayı düşünüyorum. Yazarımızın kalemine sağlık
Olmayışın Habil’i
Olmayışın Habil’iYunus Bektaşoğlu · Yitik Ülke Yayınevi · 20207 okunma
Reklam
Olmayışın Habil'i - #roman #distopya #felsefe #psikoloji
Kim olduğunun etkisinde kalmadan bir itirafta bulunmanı istiyorum. O an kendini keserken ne hissediyordun? Acı mı, pişmanlık mı öfke mi yoksa huzur mu? Senin olmayan bir acıya ait olmak muhtemelen yaranın kendisinden de çok acı veriyordur. Elinde cam parçalarıyla içinde olduğun bedeni soluk almadan keserken aldığın hazza bir isim vermiştin o esnada: Tanrı’yı deneyimlemek! Bir cinayeti intihar haline dönüştürme mucizesine sahip bir saplantıydın o esnada ve sırf bu halinle bile olabilecek en kötü şey senin için mucizenin yerini alıyordu. İnanmadığın bir Tanrı’nın elçisi olarak geldiğin bu dünyada, tüm hayatını en yalın ve en saf günahı aramakla görevlendirdin kendini. İnanç perdesi altında savunduğun küfür ile intiharı bir ibadet haline getirdin ve her yarayı bir ayet gibi kabul ettin. Şimdi söyle bana, senin bizzat kötülük olarak gördüğün bu hayata karşı çıkıp ona yeğ kâbilinden hınç ve öfke ile ete kemiğe bürünmüş savaşı sunmanın anlamı nedir? Elbette bir anlamı yok, çünkü senin için yegâne iyilik çürüyüştür.
Yitik Ülke Yayınları
“Hatırla, yerlere serilmiş bu yapraklar, rüzgarın tek hamlesiyle ait oldukları yerlerden sürülmüş ve içlerinde yaşam adına bulunan son kıpırtıyı da yitirmişler ve taşı, toprağı, asfaltı örterek bu dünya denilen ayıbı bir parça olsun örtebilecekleri kanısına kapılmışlardı.”
Sayfa 11 - Yitik Ülke YayınlarıKitabı okudu