Öne Çıkan Ömer Seyfettin’den Seçme Hikâyeler Gönderileri
Öne Çıkan Ömer Seyfettin’den Seçme Hikâyeler kitaplarını, öne çıkan Ömer Seyfettin’den Seçme Hikâyeler sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Ömer Seyfettin’den Seçme Hikâyeler yazarlarını, öne çıkan Ömer Seyfettin’den Seçme Hikâyeler yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Ne ses yarabbi! Sanki billur...Karlı tepelerdeki donmuş kaynaklardan taşarak güneş girmeyen ormanları tarayan gizli bir ırmağın çağıltısı kadar saf.."
Mesela elli senedir gezmekle bitiremediği şu İstanbul "bir milyon küsür sayfalı" kocaman bir kitaptı. Sokaklarında,çarşısında,pazarında dolaşan her varlık ayrı bir dünya,ayrı bir kitaptı.
Pek öykü kitabı okumuyorum malesef. Hem çabuk unuttuğumu düşünüyorum hem de diğer kitaplardan sıra gelmiyor. Bu sefer kitaplıkta görünce okuyayım dedim. Güzel bir kitaptı. Toplam 20 hikayeden oluşuyor. Her hikayenin başında bir resim var, puntoları normalden birazcık büyük ve anlaşılması da kolay. Kısa sürede bitirilebilecek bir kitap. Öyküleri beğendim. Eski Türkiyedeki günlük hayattan hikayeler var. Öykü okumaya yeni başlanacak ise okunabilir bir kitap ama bu konuda deneyimli insanlara basit gelebilir.
Yazar gündelik gördüğümüz ve duyduğumuz olayları kağıda dökmüş ve bunlardan ders çıkarmamızı istemiştir.Ömer seyfettin yine klasik bir olay hikayesiyle karşımızdadır
Bireyler ugrasmaya degmez. Onlar bir denizin dalgalari gibidir. Gercek olan denizdir, yani toplumdur. Dalgalar, yani bireyler gelip gecici sekillerdir...
- Ant ne?
- Bilmiyor musun?
- Bilmiyorum.
O vakit güldü ve benden uzaklaşarak cevap verdi:
-Biz birbirimizin kanlarını içeriz. Buna "ant içmek" derler. Ant içenler kan kardeşi olurlar. Birbirlerine ölünceye kadar yardım ederler, imdada koşarlar.