Çok kötü değildi ama kaliteli de değildi bence. Çok fazla fantastik okuyanların değilde yeni yeni bu türe girenlerin seveceği bi kitap olduğunu düşünüyorum.Aslında konusu güzeldi, karakterleri de eh işte iyiydi ama yazım şekli, karakter gelişimi, yazarın dünyayı anlatım gücü baya zayıftı. Arwen hakkında ne düşüneceğimi bilmiyorum, beni sinir eden çok yönü vardı. Ben 'ondan nefret ediyorum ama çok yakışıklı/ o iğrenç biri ama onu öpmek istiyorum' kafasında yazılan karakterlerden nefret ediyorum. Nefretten aşka desen değil slow burn desen değil.. aradaki dengeyi kuramamış hatta kurmayı bile düşünmemiş yazar bence. Ayrıca yani ana karakter olarak sen naptın kitap boyunca acaba? Hiç bi şeyi kendisi çözemedi, kendi kendine düşünüp bulamadı hep birilerinin verdiği bilgilerle şekillendi her şey onun için. Bi de kitap sonunda öğrendiği gerçekleri şak diye benimsemesi? Tam da bu nedenlerle sıfırdı karakter gelişimi. Ayrıca mantıksız noktalarda vardı. Mesela ben taşlarla alakalı bi şeyler okuyacağımı, yine taşlar özelinde güçlerle şekillenen bi dünya göreceğimi düşünmüştüm ama alakası yoktu, laf olsun diye koyulmuş kitabın ismi resmen. Ortalarına kadar hala ok, bi şeyler gelecek taşlarla ilgili derken hoop perilere evrildi olay ve bu bilgiler çay sohbetinde verilir gibi verildi sindirme falan yok pat diye yola devam edildi falan. Çok fazla boşluk vardı, evren yetersizdi daha doğrusu anlatımı yetersizdi. Bence goodreads puanı çok fazla bu kitaba.
Oniksin ŞafağıKate Golden · Martı Yayınları · 202412 okunma
-"Sandım ki seni kaybettiğimi sandım. Yemek yiyemedim. Uyuyamadım. Hareket edemedim. Traş olamadım. İçinde senin olmadığın bir dünyada yaşamak istemedim."
#oniksinşafağı #kategolden
#kitapalıntısı
"Sandım ki seni kaybettiğimi düşündüm. Yemek yiyemedim. Uyuyamadım. Hareket edemedim. Traş olamadım. İçinde senin olmadığın bir dünyada yaşamak istemedim. "
#kitapyorumu
Selam
Miss gibi fantastik bir evrene hazır mısınız?
Kutsal Taşlar Serisi birinci kitabı Oniksin Şafağı.
Öncelikle bu
Selammlar. Size çok severek okuduğum bir fantastik getirdimm. Arwen nasıl olduğunu bilmediği bir şifa gücüne sahip. Ve bir gün kardeşinin yaptığı bir hırsızlık sonucunda düşman olan krallıkta şifacı olmak zorunda kalır. Sadece korkutucu, bir tek öldürmekten anlayan, gözü kara bir krala sahip olan Oniks krallığına gittiğinde zindanda bir mahkumla tanışır. Ve kaderinin çok başka olduğundan ve o mahkumun kaderinin kilit kişisi olduğundan habersizdir.
Mahkum dedim ama ne mahkummm Bu kitapta en en en en sevdiğim kişi zindandaki o mahkum(!). Nasıl kurnaz, nasıl laf cambazı… kuşum dedikçe Arwen yerine ben eridim yani böyle kitabın kilit kısımları var o yüzden çok karakterlerden bahsetmek istemiyorum spoiler olmasın diye. En azından hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını söyleyebilirim. Arwen karakterini de sevdim, sadece 200. Sayfalarda biraz sinir olsam da yineeee canım mahkum sayesinde tekrar düzelmişti. O aralarındaki çekimi okumak çok güzeldi. Kitap o kadar rahat akıyordu ki bir oturuşta yarısından fazlasını okumuştum. Ayrıca kitabın yazım dili oldukça sade, yani ilk defa yada çok az fantastik okuyanlar