Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı Devrinden Tarihi Fıkralar

Kadircan Kaflı

Osmanlı Devrinden Tarihi Fıkralar Sözleri ve Alıntıları

Osmanlı Devrinden Tarihi Fıkralar sözleri ve alıntılarını, Osmanlı Devrinden Tarihi Fıkralar kitap alıntılarını, Osmanlı Devrinden Tarihi Fıkralar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yıldırım Bayezid
Eğer şerefli bir adamsan silâhını yeniden ve mümkün olduğu kadar çabuk eline al; benimle harp için bütün hükümdarlarla birleş; böyle bir hareket hoşuma gider, zira bana parlak bir zafer daha kazanmak fırsatını vermiş olursun.
Akılsız kimselerin yaptıkları medihler akıllı adamlar için asla hoş değildir.
Reklam
Çelebi Sultan Mehmet, Karamanöğlu Mehmet bey üzerine yürümüştü. Karamanöğlu mağlûp oldu ve oğlu «Mustafa Bey esir düştü. Padişah onu affetti, ancak bir daha Osmanlı’ya düşmanlık etmiyeteği hakkında söz istedi. Mustafa bey padişahın karşısında elini göğsüne bastırarak can ve gönülden dedi ki: — Bu can , bu tende iken Osmanoğullarma silâh çekmiyeceğime yemin ederim. Çelebi Sultan Mehmet ona âdet olduğu üzere davul, bayrak, atlar ve develer verdi. Mustafa ordugâhtan biraz uzaklaşınca koynundan bir güvercin çıkardı ve boğazını kopardı: — Bu can bu tenden çıktı; yeminim de kalmadı; bizim Osmanoğullarma düşmanlığımız mahşere kadardır. Dedi; orada otlamakta olan at sürülerini de alıp memleketine gitti. «Karamanın koyunu sonra çıkar oyunu» sözü bu gibi hâdiselerden kalmış olsa gerek.
Yavuz Sultan Selim'den Şah İsmail'e
Haftalardan beri senin memleketinde yürüyorum; ne senden, ne de askerinden iz var. Korkutmamış olmak için seçme askerlerimden kırk binini Kayseri civarında bıraktım. Kendini gizlemekte devam edersen erkek sayılmazsın. Miğfer yerine kadın başörtüsü, zırh yerine ferace giyerek hükümdarlıktan vazgeç! Mektupla beraber bir de kadın elbisesi gönderdi.
Osmanlı Devrinden Tarihi Fıkralardan Alıntılar - 11
Şair ve büyük vatansever Namık Kemal, Osmanlı devletinin o zamanki halini görerek üzülüyor; tenkitler yağdırıyor, bu gidişle devletin batacağını, hattâ batmakta olduğunu haykırıyordu. Bir gün tanıdıklarından birisi ona sordu: — Hani ya, yirmi senedir bu devlet battı, bitti, öldü, diyordunuz ama görüyorsunuz ki hâlâ sağdır. Namık Kemal acı acı gülümsiyerek cevap verdi: — Canım, bu oduncu Mehmet ağanın cenazesi değil ki hemen kaldırıp gömsünler. Altı yüz yıllık bir devletin cenazesi yetmiş seksen senede ancak kalkar!.. Bu sözün söylenmesiyle Osmanlı imparatorluğunun yıkılması ve Türkiye Cümhuriyetinin kuruluşu arasında elli altmış sene geçmiştir ki, daha evvelki yirmi sene de ilâve? edilince, ‘ Namık Kemal’in tahmini doğru çıkar.
Devletin Cenazesi
Hani ya, yirmi senedir bu devlet battı, bitti, öldü, diyordunuz ama görüyorsunuz ki hâlâ sağdır. Namık Kemal acı acı gülümseyerek cevap verdi: — Canım, bu oduncu Mehmet ağanın cenazesi değil ki hemen kaldırıp gömsünler. Altı yüz yıllık bir devletin cenazesi yetmiş seksen senede ancak kalkar!..
Reklam
Şair Eşref'ten II. Abdülhamid' e hiciv
Vakti fırsat gözetir şahı cihan, Tutar elbette elinden kaçanı.. Gene sahip olur inşallah, Mısır’ın kaldı elinde koçanı...
Ne kendi eyledi rahat ne verdi halka huzur; Yıkıldı gitti cihandan, dayansın ehli kubur!
Osmanlı Devrinden Tarihi Fıkralardan Alıntılar - 5
Kazıklı voyvodanın sevgililerinden biri kendisini gebe zannetti; sevindi ve bunu efendisine söyledi. Voyvoda: —- Doğru söyleyip söylemediğini anlamak için şunun karnını yarınız! Dedi. Yardılar, baktılar ve zavallı öldü. Ancak Türk ordusu ve Türk padişahı bu canavarın daha pek çok olan zulümlerine son verdi.
Osmanlı Devrinden Tarihi Fıkralardan Alıntılar - 9
Lepant muharebesinde Osmanlı donanmasının uğradığı ağır yenilgi üzerine Venedik elçisi Barbaro sadrâzam Sokullu Mehmet paşayı ziyaret etti; maksadı onun sulh mu harp mi istediğini anlamaktı. Venedik elçisi Lepant zaferinin ehemmiyetinden bahsediyor; bir sene evvel kaybettikleri Kıbrıs adasını ağzına almıyordu. Sokullu Mehmet paşa ona şu cevabı verdi: — Son hâdisedenberi cesaretimizin ne derecede olduğunu görüyorsun. Lâkin sizin kayıplarınızla bizim kayıplarımızın arasında büyük fark vardır: Biz sizden bir krallık kadar olan Kıbrıs’ı almakla kolunuzu kesmiş olduk; siz ise donanmamızı mağlûp etmekle sakalımızı tıraş etmiş oldunuz. Kesilen bir kol yeniden bitmez, lâkin tıraş edilmiş sakal evvelkinden daha kuvvetli çıkar!
19 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.