Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı İmparatorluğu Tarihi (2 Cilt)

Ahmed Cevdet Paşa

Sayfa Sayısına Göre Osmanlı İmparatorluğu Tarihi (2 Cilt) Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Osmanlı İmparatorluğu Tarihi (2 Cilt) sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Osmanlı İmparatorluğu Tarihi (2 Cilt) kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bugünkü hukuk fakültelerinin nüvesi sayılabilecek Mekteb-i Hukuk 1880'de onun Adliye Nazırlığı döneminde açılmıştır. Hazırlıkları daha önce başlayan bu okulda ilk dersi, hem Adliye nazırı hem de mektebin hocalarından biri olması sıfatıyla Cevdet Paşa vermiştir. Cevdet Paşa'nın İslam ve Osmanlı hukukuna kazandırdığı en önemli eser, şüphesiz Mecelle-i Ahkam-ı Adliye'dir. Bütün İslam devletlerinde İslam hukuku alanında hazırlanan ilk kanun olma özelliğine sahiptir.
Sayfa 25 - İlgi Kültür Sanat
Milletlerin kaybetmesi uğruna kendisi için herhangi bir kazanç elde etmek büyüklük değildir. Büyüklük, kendi çıkarlarını millet yolunda hiçe sayabilmektir.
Sayfa 27 - İlgi Kültür Sanat, Cilt II.
Reklam
Yücelik
Milletinin kaybetmesi uğruna kendisi için herhangi bir kazanç elde etmek büyüklük değildir. Büyüklük, kendi çıkarlarını millet yolunda hiçe sayabilmektir. Gerçi Napolyon dünyaya çok az gelmiş generallerden biridir, lakin onu Prusya Kralı Frederik gibi "Büyük" unvanı ile anılacak kişiler arasında sayamayız.
Sayfa 28 - II. CiltKitabı okudu
Ahmed Cevdet Paşa
Bugünkü hukuk fakültelerinin nüvesi sayılabilecek Mekteb-i Hukuk 1880'de onun Adliye nazırlığı döneminde açılmıştır. Hazırlıkları daha önce başlayan bu okulda ilk dersi, hem Adliye Nâzırı hem de mektebin hocalarından biri olması sıfatıyla Ahmed Cevdet Paşa vermiştir. ... Hayatının en verimli dönemlerini müfettişlik, valilik, meclis üyelikleri ve muhtelif nezâretlerde nazırlık gibi çok çeşitli devlet görevlerini ifa etmek, tarih, edebiyat, mantık, matematik alanlarında muhtelif eserler yazmakla geçiren, kurduğu mahkemeler ve kaleme aldığı kanunlarla Osmanlı hukukuna yeni bir yapı kazandıran Tanzimat Döneminin bu dâhi hukukçusu, hukuk alanındaki mesaisini kanun ve nizamname yazmaya hasretmiş, bu yoğun çalışmalar içerisinde ayrıca hukuk kitabı yazmaya fırsat bulamamıştır.
Tarih öğrenmenin faydası, Tarih; insanalri geçmiş olaylara ve geçmişte önde gelenlerin fikirlerine muttali kıldığından, amme için faydalı ve Münevverler arasında makbul bir ilimdir.
Sayfa 37
Devletlerin gerçek gelirleri halkın servetine dayanır. Onun için devlet gelirini arttırmak, halk servetini çoğaltmakla olur.
Sayfa 49 - İlgi Kültür Sanat
Reklam
Ermeniler
Devlet-i Aliye Hristiyan tebaasının çoğu Ermeni taifesi olup kendilerine Ermeni denmesinin sebebi, eskiden sakin oldukları Azerbaycan bölgesindeki Ermeni kasabasından gelmiş olmalarıdır. O bölgenin o sıradaki hâkimi Ermen ismini taşıyordu. 600 tarihlerine gelinceye kadar Küçük Ermenistan, Antakya, Van Erzurum, Sivas eyaletleri ve Büyük Ermenistan Azerbaycan tarafları müstakilen mülkleri olup, Selçuk Sultanlarından Süleyman Gıyasüddin zamanında bu memleketler istila edilmiş, hükümdarları yakalanmış ve kendileri tebaalığa kabul edilmişlerdir. Sonraları Dördüncü Murat zamanına kadar bu taifenin mezhepleri başka Hristiyanlardan ayrı ve tek mezhep idiler. Kendi hallerinde yaşar, sade bir taife oldukları halde, Avrupalılar, Devlet-i Aliye'de fesat çıkarmak için, nasıl Ruslar harp esnasında Rumları ifsat etmekten faydalanıyorsa Frenkler de Ermenileri Katolikliğe alarak hem kendi nüfuzları artırmak hem de Osmanlı ülkesinde fesat çıkarmak isterlerdi. Bu yüzden zuhur eden isyanlar katil ile tedip olunmuşlardır. Halen Ermenilerle Katolikler birbirlerinin kestiğini yemezler ve birbirlerini öldürmeyi sevap sayarlar. Asıl Ermeniler Devlet-i Aliye'nin zaferine dua ederlerken, Katolik olan Ermeniler Frenklerin zaferini temenni ederlerdi. Az zaman önce Rus seferi esnasında, Ruslarla Rumlar arasında görülen durumlar bu iddaamızın delilidir. Atalarının ayinine sadık kalan Ermeniler tarafsız olduklarından Devlet-i Aliye'ye saygı gösterirler.
Sayfa 105Kitabı okudu
'Eski köye yeni adet'ten halkın nefret etmesi dünyanın eski adetidir.
Sayfa 108 - İlgi Kültür Sanat, Cilt II.
Alemdar Mustafa Paşa.
Düşmanla muharebe ederken, düşmanın galip geldiğini görerek bunun gerçek sebeplerini aradığımda gördüm ki düşmanın galebesi askerin talimli ve muntazam, subaylarının harp fenninde mahir ve iş başındakilerin fikir birliği halinde olmasıdır. Bizim gidişimiz yolsuz ve bildiklerimiz yanlıştır.
Sayfa 149 - İlgi Kültür Sanat, Cilt II.
Sözün Bittiği Yer
Alemdar, iktidar makamına musallat olan eski hırsızları bertaraf etmişse de yeni gelenler yine açık ve gizli rüşvet almaya ve dağıtmaya ve sefahate koyulmuşlardı. Feleğin bu çarkı, devlet ve ikbal kadehine ne katmış ki bir yudumunu içen mest olup önünü arkasını görmez oluyor.
Sayfa 156 - II. CiltKitabı okudu
26 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.