Osmanlı İmparatorluğu'nda Kölelik ve Kadınlar

Madeline C. Zilfi

Öne Çıkan Osmanlı İmparatorluğu'nda Kölelik ve Kadınlar Gönderileri

Öne Çıkan Osmanlı İmparatorluğu'nda Kölelik ve Kadınlar kitaplarını, öne çıkan Osmanlı İmparatorluğu'nda Kölelik ve Kadınlar sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Osmanlı İmparatorluğu'nda Kölelik ve Kadınlar yazarlarını, öne çıkan Osmanlı İmparatorluğu'nda Kölelik ve Kadınlar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Köleler din değiştirme konusunda farklı düzeylerde baskı altındaydı. Birçoğu pratik bazı gerekçelerle, özgür bırakılacakları umuduyla sahiplerini memnun etmek için ya da daha iyi muamele görmek amacıyla din değiştirmişlerdir. Zeynep’in kölesi Ahmed de hacı sıfatıyla anılıyordu kendisi herhalde yeni inancına özel bir bağlılık göstermiş ve bu saygın sıfatı Mekke’ye haccı sırasında efendisine eşlik ederek kazanmıştı.
Sayfa 147 - İş Bankası Yay.II. Basım Mart 2020, İstanbulKitabı okudu
II. Mahmut’un toplumsal bakımdan kök salmış yeniçerilere yüklenmesi, batılı ya da batılı gibi görünen yönetim tekniklerini benimsemesi, batı tarzı erkek kıyafetleri ve toplumsal alışkanlıklara düşkün olması taşrada olduğu kadar, kentli elitler ve nüfus içinde de düşmanlar edinmesine yol açtı. Birçoklarına göre Mahmut “gavur padişah”tı, kendisinin pek görmezden gelemeyeceği bir etiketti bu. Bu suçlamayı yeniçeri yanlısı şahinler ve dini muhafazakarlar tarafından yayılmakla kalmamış, Şehy Saçlı diye biri başkentin kalbinde, herkesin gözü önünde padişaha atıp tutmuştu. Halkın muhalefetinin fin çevresinde bulduğu ifade bir tarafa, rejimin uygulandığı yetersizlikleri de hoşnutsuzluğa büyük bir zemin hazırlıyordu
Sayfa 41 - İş Bankası Yay.II. Basım Mart 2020, İstanbulKitabı okudu
Reklam
16. yy Habsburg elçisi Ogier de Busbecq göre;
Osmanlı’da memuriyete alım, Busbecq’inhayal ettiği gibi herkese açık bir Meritokrasi (liyakat) sistemine dayanmıyorsa da, vergi ödeyen Müslüman, hatta gayrimüslim tabanın sayısız çocuğu ve torunu yüzyıllar içinde askeri statüsüne yükseldi. Bulundukları mevkilere gelebilmek için bazıları savaşmış, bazıları öğrenim görmüş, bazıları da evlenmiş. Çok büyük ihtimalle içeriden gördükleri himaye sayesinde bunu başarmışlardı. Ölümler ve felaketler sonrasında imparatorluğun, liderlik mevkilerini yeniden doldurabilmesi için memuriyete alım sırasında toplumsal konum meselesinde esnek olması gerekiyordu.
Sayfa 13 - İş Bankası Yay.II. Basım Mart 2020, İstanbulKitabı okudu
Charles White’ın tanıdığı bir Osmanlı, dışarlıklı gelin uygulamasını (hiç ironi yapmaksızın) aile bağlarını güçlendirmenin bir yolu olarak tanımlamıştı. “Bizim ellerimizde şekilleniyor. Bizi ikinci ailesi olarak görüyor. Bizim görüşlerimize ve hayat tarzımıza alışıyor.”
408 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Osmanlı İmparatorluğunda Kölelik ve Kadınlar
Osmanlı İmparatorluğ’unda Kölelik ve Kadınlar kitabı usta yazar Madeline C. Zilfi kaleminden çevirisini Ebru Kklıç’ın yaptığı 17. ve 18. yüzyıllara istinaden yazılmış tarihi bir İnceleme türünde kitaptır Daha çok İstanbul çevresini konu edinen, buradaki burjuvazi toplumunun yani köle sahibi insanların yaşam koşullarını, kölelere karşı olan tutum ve davranışlarını hak arayışlarının İslam hukukuna göre şekillendirdiğini göreceksiniz. Her toplumdan gelen köleler, kadın erkek ayırt etmeksizin sahiplerinin ellerinde olan özgürlüklerine istinaden yaşamlarını sürdürdüklerini, her koşulda ikinci sınıf insan muamelesi gördüklerini okudukça hayrete düşeceksiniz. Ve o dönemde bir köle kadın Ümm-i Veled yoluyla şayet sahibine kendisinden olduğuna kabul ettirebilirse, ki bu çok uzun hukuki bir süreç demektir. Bu sayede evladını miras konusunda güvence altında tutmuş oluyor ve kendisi de bundan faydalanmış oluyor. Bu kitabın genel havasını kendi içinde geçen son paragrafı durumu özetleyen nitelikte kanımca. Alıntı aynen tırnak içindeki son söz gibidir. Herkese keyifli okumalar. :) “Hiç kuşku ki Kadınların köle değil ataerkil hanelerin ve eril otoritenin hizmetinde bir metafordur. Ama aynı zamanda gerçekliğe dayanan bir toplumsal ilişkiydi. Köle sahibi olmak toplumsal hiyerarşiyi ayakta tutan ve monarşik geleneğinin canlı bir kanıtıydı. Aslında bakılırsa köleliğin değil, Osmanlı yönetiminin, bir zati egemenliğinin çok büyük bir tehlike altında olduğu bir dönemde, her türden otorite ilişkisiyle bağlantılılandırılabilmesinde yatıyordu.”
Osmanlı İmparatorluğu'nda Kölelik ve Kadınlar
Osmanlı İmparatorluğu'nda Kölelik ve KadınlarMadeline C. Zilfi · İş Bankası Kültür Yayınları · 201830 okunma
Asa, cup, dayak, degnek, sopa,, falaka, Çubuk, Çomak, matrak, Tomak, topuz
Sokaklarda kadınları yalnızca yasaları uygulamakla görevli memurlar değil, sultanın ve kendi ifadeleriyle, Allah‘ın iradesini uygulama fırsatının tadını çıkaran kaba saba adamlar da karşı çıkıyordu. Kadınların kendileri kız kardeşlerinin ahlakının gözcüsüydü, başkalarını denetleme fırsatları hareket imkanlarının kısıtlı olması yüzünden sınırlansa da, mahallelilerinin gözü ve kulağıydılar. Zabıtaya gelince, kabahatlerdan haberleri olduğunda gösterdikleri hassasiyetle tanındıkları söylenemezdi. İngilizcede olduğu gibi Osmanlı Türkçesinde de dayak aletlerini belirten sözcüklerin sayısı (asal, cup, dayak, degnek, sopa, sırık, falaka, Çubuk, Çomak, matrak, Tomak, Topuz) dikkat çekicidir. Sokaklarda devriye gezen Osmanlı görevlileri basit bir para cezası işe yaramadığında dayak işini sopalarla yerine getiriyorlardı..
Sayfa 90 - İş Bankası Yay.II. Basım Mart 2020, İstanbulKitabı okudu
Reklam
27 öğeden 51 ile 27 arasındakiler gösteriliyor.