Otorite Kavramı
Alexandre KojeveÖne Çıkan Otorite Kavramı Gönderileri
Öne Çıkan Otorite Kavramı kitaplarını, öne çıkan Otorite Kavramı sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Otorite Kavramı yazarlarını, öne çıkan Otorite Kavramı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Geçmiş ancak, kendini bir "gelenek" biçimi altında gösterdiği ölçüde bir Otorite kazanır.
Sayfa 63Kitabı okudu
DERS KİTAPLARI
Otoriter ahlak", verili tipte bir Otoriteyi elde etmek ya da korumak [sürdürmek, ayakta tutmak] (yani; icra etmek) için yapılması gereken şeyi belirtir.
Sayfa 102Kitabı okudu
Baba unsurundan yoksun siyasi Otorite, ancak ikiye bölünebilir.
Sayfa 87Kitabı okudu
Köle insaniyi doğalın, hayvaninin buyruğuna sokar. Dolayısıyla Efendinin Köle üzerindeki Otoritesi, insanın hayvan ve genel olarak Doğa üzerindeki Otoritesine benzer, şu farkla ki [...] "hayvan" aşağı oluşunun bilincindedir ve bunu özgürce kabul eder.
Sayfa 24Kitabı okudu
Gelenek "Romantizm" ve Devrim "gelecekçilik" [futurisme] biçimi altında yaşar.
Sayfa 76Kitabı okudu
Geleneğinizi yedim
Toplumsal, siyasi, kültürel, verili gerçekliği belirleyen bu neden olarak da neyse o olarak gelenek bir otorite uygular.
Sayfa 35Kitabı okudu
Eğer Tanrı sadece bir "mit" ise tanrısal Otoritenin çözümlenmesi aslında 'insani Otoritenin bir çözümlemesidir: bunu kavramazsa, insan, Tanrı'ya - az ya da çok bilinçdışı olarak- kendinde keşfettiği şeyi yansıtır, öyle ki bu insanı "onun" Tanrı'sını inceleyerek inceleyebiliriz.
Sayfa 10Kitabı okudu
Efendi ancak köle onu olduğu gibi "tanıdığı" (ya da köle olarak "tanındığı") ölçüde Kölesinin Efendisidir; vs. O halde Otoritenin kaynağının ona tabi olacaklar tarafından "tanınışı"nın kaynağı olduğu söylenebilir.
Sayfa 42Kitabı okudu
Eğer bir kişiyi pencereden atarsam onun düşmesinin benim otoritemle hiçbir ilgisi yoktur ama ona verdiğim ve somut olarak yerine getirmemesinin mümkün olduğu bir emir uyarınca kendisini pencereden atarsa, onun üstünde açık bir otorite uyguluyorumdur.
Devlet reislerini ya da yüksek memurları “adli” bir mahkeme tarafından yargılama girişimleri, gerek 1917’de Rusya’da, gerekse 1942’de Roma’da acınacak şekilde başarısız olmuştur.