Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Siyer-i Nebi

Peygamberimizin Hayatı

M.Zekai Konrapa

Peygamberimizin Hayatı Gönderileri

Peygamberimizin Hayatı kitaplarını, Peygamberimizin Hayatı sözleri ve alıntılarını, Peygamberimizin Hayatı yazarlarını, Peygamberimizin Hayatı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Müslümanlıkta harb hükümleri (şartları) hakkında Kur’ân’da 70 den fazla âyet bulunmaktadır. İlk zamanlarda Müslümanlar, düşmanlarına karşı kendilerini müdafaa etmek zorunda kalmışlar; fakat düşman tarafından tecavüze uğramadıkça mukabele etmemişlerdi. Hattâ Bedir, Uhud, Hendek Gazâlarında bile hep müdafaa zarureti yüzünden savaşılmış, bu hal uzun zaman sürmüştür.
Sayfa 148Kitabı okudu
Peygamber “Safa” dağına çıktı, Kureyşin bütün kollarını etrafına toplayarak: “Ey Kureyş! ben size şu dağın eteğinde düşman suvarisi var! Hemen size saldıracak, dersem bana inanır mısınız?” deyince hep bir ağızdan: “Evet! inanırız. Şimdiye kadar senin yalan söylediğini duymadık.” dediler. “Öyle ise ben size önünüzde korkunç bir azap gününün bulunduğunu, Allah’a inanmayanların o büyük azaba uğrayacaklarını haber veriyorum; “Ey Kureyş! benim halim, gördüğü düşmanın tehlikesinden korkarak âilesine haber vermeye koşan bir adamın hali gibidir; “Ey Kureyş! uykuya dalar gibi öleceksiniz! Uyanır gibi dirileceksiniz! Allah divanına varınca dünyadaki her hareketinizin hesabını vereceksiniz! İyi işlerinizin mükâfatını, kötülüklerinizin cezasını göreceksiniz! Mükâfat ebedî Cennet, mücazat da daimî Cehennem!” sözleriyle hitabesini bitirdi.
Reklam
Tavsiyelerim...
∙ NOT: Listeleri, yeni okuduğum kitâplarla güncellemekteyim. Bilginize... ∙ TEMEL DÎNÎ KİTÂPLAR: ∙ 1. (Siyer) a)
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı
b)
Bülbülün Kırk Şarkısı
Bülbülün Kırk Şarkısı
c)
Fahr-i Alem Habib-i Hüda Hz. Muhammed Mustafa
Fahr-i Alem Habib-i Hüda Hz. Muhammed Mustafa
ç)
'Din, Allah'ın bir ihsanıdır.'
Fen, dünyaya nasıl gelindiğini anlatır. Fakat niçin gelindiğini bildiremez. Bu dünyaya her gelenin öleceğini bildirir. Fakat nereye gideceğini kestiremez. İşte insanı düşündüren "nereden geliyoruz, nereye gideceğiz?" sualleri "felsefe"nin doğmasına sebep olmuştur. Fen, bir hadisenin yalnız şeklinden; felsefe ise, sebebinden bahseder. Ancak, Felsefenin hududu "akıl"dır. Aklın bulamayacağı mevzular, felsefenin salâhiyeti dışında kalır. O zaman söz dinin olur. Din, Allah'ın bir ihsanıdır.
Sayfa 21 - KitabeviKitabı okudu
Mesela: Bir insan, fen bakımından "Melek yoktur" demiş olsa, bu sözü ilmî olmaz. Çünkü fennin sınırı dışına çıkmış demektir. Tecrübe ile ispat edilemeyen bir şeyi, inkar etmek de, kabul etmek kadar fenne aykırıdır.
Sayfa 21 - KitabeviKitabı okudu
Ancak, Müslümanlık, yalnız Arapların dini değil;İslam medeniyeti yalnız Arapların medeniyeti değil; İslam tarihi de yalnız Arap tarihi değildir. İslam Tarihi, ortak bir tarihtir.
Reklam
Arapları tarihe tanıtan Müslümanlık oldu. İslam dini doğmadan önce, Arapların tarihte yeri, insanlık aleminde değeri yoktu.
Sayfa 17 - KitabeviKitabı okudu
Müslümanlığın gayesi hakikati herkese bildirmekti.Bu görevi yaparken karşısına engel çıkmazsa Müslümanlık,savaş açmaya, hatta başkalarını kendi idaresi altına almaya bile lüzum görmez.
"Peygamber, dünyayı nurlandıran bir meş'aledir, Her fenalığı mahveden Allah'ın kılıçlarından biridir."
Sayfa 269 - Kitabevi
.. o günün dünyası da, bugünün dünyası gibi, maddi, taşkınlıklar içinde bulunuyordu.
Sayfa 264 - Kitabevi
Reklam
İman kalbde kökleşince, bir daha çıkmaz.
Sayfa 256 - Kitabevi
Müslümanlığın gayesi, hakikati herkese bildirmekti. Bu vazifeyi yaparken karşısına bir engel çıkmazsa müslümanlık, harb açmaya, başkalarını kendi idaresi altına almaya lüzum bile görmez. Yapılacak bir sulh muahedesiyle işi tatlıya bağlar. Ancak herhangi bir topluluk, müslümanlığı tehdide kalkar, onu yoketmeye kasdederse, o zaman, müslümanlar da kendilerini müdafaa için silaha sarılırlar.
Sayfa 234 - Kitabevi
Bütün hayatı boyunca, büyük Peygamberimizin, hiçbir hadisede, en korkunç düşmanlarına karşı bile, kin duygusuyla hareket etmiş bulunduğu asla görülmemişti.
Sayfa 218 - Kitabevi
Rasul-i Ekrem Mekke'de on beş gün kaldı. Mekke fethinden sonra, acaba, yine Medine'ye dönecek mi, yoksa içinde doğup büyüdüğü Mekke'de yerleşir, kalır mı? diye, Medineli ensar peygamberimiz için endişeye düşmüşlerdi. Allah'ın elçisi bunu duyunca. -"Ey Ensar! Ben Allah'ın kulu ve Rasulüyüm. Öyle şeyden Allah'a sığınırım. Memleketinize hicret ettim. Hayatım, hayatınızdır. Ölümüm de sizin yanınızdadır." buyurdu.
Sayfa 206 - Kitabevi
19 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.