İngiltere donanmasında görevli Christopher Hadley Martin, Atlantik okyanusunun ortasında bir gemi kazası geçirir. Ve dalgalar onu ot bitmez kayalıklardan oluşan minicik bir adaya atar.
Martin, kazadan sağ olarak kurtulmanın sevinci ile bu kayalıklarda hayatta kalmanın ve kurtulmanın yollarını arar.
Yeme, içme, barınma ve fark edilme ile ilgili pürüzleri çözmek için eğitiminden yararlanır. Kendini hayatta tutmak için verdiği mücadelede Martin ile aynı ıstırabı hissettirmiş yazar okuyucusuna.
Akıl sağlığını korumak için bu kayalık adayı isimlendirmeye başlar Martin. Ama zaman içinde açlığın, susuzluğun ve yorgunluğun etkisiyle akıl sağlığını yitirmeye başlar. Aklının bir yarısı deliliğin kollarına atılmak isterken, diğer yarısı delilikten kurtulmaya çalışır. Bir noktadan sonra hayal ve gerçek birbirine karışır. Şimdiki zamanın umutsuzluğu geçmişe yolculuk yaptırır Martin'e.
Kitabın sonu çok etkileyiciydi. Umut ve umutsuzluk arasında savurup duran çok hoş bir kitap.
Çok beğendim, tavsiye ederim.
