"kötülük tanrıçasının tüm dünyaya doladığı bu amansız yok etme zincirinin bir yasa olduğunun ve bilgeliğin bunu engelleyemeyeceğinin farkına varmıştı."
Kitap 3 bölümden oluşuyor;rahel menkıbesi, üçüncü güvercinin hikayesi ve ölümsüz kardeşin hikayesi.
İlk öykü rahel tanrı'yla hesaplaşıyor; bu öyküde ilahi aşk, beşeri aşk gibi konulardan oluşmaktadır.
İkinci öykü ise üçüncü güvercin hikayesidir; Nuh tufanından esinlenerek yazılmış bir öyküdür.
Üçüncü öykü ise ölümsüz kardeşin gözleridir; burada da virita adlı savaşçının hayatından kesitler aktarılmaktadır. Kimsenin çok haberdar olamadığı ilk defa duyduğu bir çırpıda bitireceğiniz 80 sayfalık bir kitab.
Zweig den uzun zamandır okumadığımı farkedince aklımda olan kitaplarından biri olan #raheltanrıylahesaplaşıyor u okudum. Kitap üç hikayeden oluşuyor.
●Rahel Tanrı'yla Hesaplaşıyor
●Üçüncü Güvercinin Hikayesi
●Üçüncü Kardeşin Gözleri
Tanrı'yı, sevgiyi, iyiliği, hayatın anlamını, kendini arayışı görüyoruz hikayelerde. Hepsinden de kıssadan hisse bir şeyler yüklüyoruz heybemize. Üç hikayeyi de beğensemde özellikle son hikayede ki Virata karakteri derin düşüncelere itip birçok şeyi sorgulattı. Güzeldi
“Hâlâ dinlenecek yer bulamadı güvercin, insanlık da hâlâ barış ve huzuru bulamadı, ama güvercin huzuru bulamadan dönemez evine, sonsuza kadar dinlenemez.”
Gözümüzü karanlıktan senin kutsal ışığına açmamızla, ölümümüzün gecesine yeniden kapatmamız bir oluyor. Baharda bir nehir gibi akıyor ömrümüz ve hiçbir dalga bir kez daha vurmuyor.
Çünkü emsal, yeryüzündeki insanları bağlayan en güçlü bağdır; her eylem diğer insanlarda hak isteği uyandırır, sonra o insan rüyalarının uykusundan sıçrayıp saatlerini eylemle doldurur.
Görünmez olan, bana bir gün bir işaret gönderdi, yüreğim de anladı bunu ben kendi kardeşimi öldürdüm, bu saniyede anladim ki bir insanı öldüren kendi kardeşini öldürmüştür.