Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Hep aynı şey, değil mi, önerileri hiç düşünmeden ve son dakikada kabul ediyor, bu canını sıkıyor onun.
Helene duruyor, geçmesine izin veriyor, ama durmasının nedeni daha çok, eskisinden daha sivri, solgun ve çökmüş görünen Ravel'in yüz ifadesini incelemek sanki -gözlerini bir an kapatınca, ölüye benziyor. İyi misiniz?
Reklam
Hadi bakalım, diyor pardösüsünün ilk düğmesini açarken, sanırım gidebiliriz. Helene dönüp bir çırpıda tepe­den tırnağa süzüyor onu: merserize çorapları ve ipek cep mendili, her zamanki gibi kravatıyla neşeli bir uyum içinde.
Zarif, mesafeli bir tavır, seçkin bir sadelik, buz gibi bir nezaket, hiç geveze denemez, kuru bir adam, ama şık, yirmi dört saat iki dirhem bir çekirdek.
Kuzey Amerika'ya gitmek üzere Havre limanındaki gara doğru yol alıyor. Oraya ilk gidişi, son gidişi olacak. Bugünden sonra tamı tamına on yılı var yaşayacak.
... düşüşün hem öznesi hem de dikkatli izleyicisi, aklına itaat etmeyen bir bedenin içine canlı canlı gömülmüş, kendi içinde bir yabancının yaşadığını görüyor.
Reklam
Helene güzelce bir kadın, hala hatırlayan varsa, biraz Orane Demazis'ye benziyor, ama zaten o yıllarda birçok kadın bir yönleriyle biraz Orane Demazis'yi andırıyor olabilir. Yakasını kaldırdığı kürk mantosunun altındaki şeftali rengi krep elbisesinin üst kısmı kısa ceket biçimin­ de, göğüs altından başlayan eteği kemik tokalı bir kemerle süslenmiş. Çok hoş. Bekliyor. Epeydir bekliyor ama.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.