Asla bir insan sesi duyulmaz,
Bir güzel söz olsun söylenmez:
Kapıdan sürekli bizi izler
Gaddar, merhametsiz gözler:
Her şeyi unuturuz, çürüdükçe çürürüz,
Ruhumuz ayr, bedenimiz ayri kokusur.
En adi işler de, zehir gibi, zıkkım gibi,
Büyür, serpilir bu zindanlarda:
İyiliktir insanin içindeki
Sararıp solan tek şey burada:
Bir soluk Cefa tutar kapıları,
Keder olur tek Gardiyan
Oysa herkes öldürür sevdiğini,
Bunu böyle bilin,
Kimi hazin bir bakışla öldürür,
Kimi latif bir sözle,
Korkaklar öperek öldürür,
Yürekliler kılıç darbeleriyle!
Ve şunu da bilirim,
Ve herkes bilsin isterim,
İnsan eliyle yapılan her bir hapishane
Utanç tuğlalarıyla örülmüştür,
İnsanın insana yaptığını İsa görmesin diye
Demir parmaklıklarla sarılmıştır.
They think a murderer's heart would taint
Each simple seed they sow.
It is not true! God's kindly earth
Is kindlier than men know,
And the red rose would but blow more red,
The white rose whiter blow.
Oscar Wilde'ın hayatı da şiirin yazılma hikâyesi de bana hep çok trajik gelmiştir. Bence yaşamaması gereken şeyler yaşamış. Gerçekten çok kaliteli bir şiir herkesin okuması gerekir...