Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Refakatçi

Perihan Mağden

Öne Çıkan Refakatçi Gönderileri

Öne Çıkan Refakatçi kitaplarını, öne çıkan Refakatçi sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Refakatçi yazarlarını, öne çıkan Refakatçi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
170 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir zamanlar Radikal'de köşe yazarlığı yapmış olan Perihan Mağden'in ne kadar sivri dilli olduğu bilinir. Geçmişte davalık olduğu pek çok kişi olmuştu. Aslında mizacını sakınmayan, fırtınalıysa güneş açmayan, dürüst bir kişi olduğu için takdir edilebilir kimilerince... Kitabın hikayesine gelirsek, on iki yaşında hayal güçlerine sığınan yalnız sorunlu zeki bir çocukla ona refakatçilik etmeyi kabul edip işe alınan en az çocuk kadar kendi dünyasında denge sorunu olan bir kadını anlatıyor. Hem de gemi yolculuğu eşliğinde. Okurken küçük kızın ettiği laflara çok şaşırdım hele yaptığı resimlerin isimleri beni benden aldı; 'Pandayı yiyen Çinlinin idamı, ölümsüz cüce akrobatlar tropu, tango iki kişiyle yapılır.' Geminin kaptanı ise ne zaman konuşsa güldüm, Proust okuyan ve bunu bar tezgahının altına zula eden bir barmen vardı, ünlü bir yazar ve sevgilisi... Çok değişik ve çok akıcı bir kitaptı.
Refakatçi
RefakatçiPerihan Mağden · Everest Yayınları · 201493 okunma
"Hayat da, tasvir ve çözümlemelerle canımızı sıkmaz -biz bunlarla uğraşmayı tercih etsek bile- hop diye abanıverir üstümüze."
Reklam
"Genellikle çok az sayıda insanla geçen günlerimiz, ruhumuzun derisini öylesine inceltmiştir ki; en olağan görüşmeler dahi -özellikle de onlar- bizi derinden sarsar, çoğu kez de yaralar."
"Ben yazarın adamı sarsanını severim. Kim gibi? Kim olacak; Fyodor Mihayloviç Dostoyevski gibi."
Güneşi balçıkla sıvayamazsınız! Adanmış birine attığınız tekmeler bir gün misliyle sizi acıtacaktır! Kötülük, bir ok gibi sahibini bulacak; kara büyücüler, felaket tacirleri, vicdansızlar cezalarının bağışlanması için ayaklarıma kapandıkları gün, merhamet dolu yüreğimin..." Kaptan, koca gövdesiyle barın kapısına seğirtip bir eliyle beni göstererek vaazını sürdürüyor.
Olmadık varsayımlardan yola çıkarak, mantıklı bir sonuca ulaşamazsınız. Doğru saptamalarda bulunabilmek için, öncelikle gerçek verilere muhtaçsınız. Şimdi lütfen..."
Reklam
Bir cinayet romanından bir öğüt aklıma geliyor; gagamı kapıyorum: Yalan söylerken yakalanma şansını en aza indirmek için, mümkün olduğunca az bilgi ver.
Gözlerini önüne indirip, "En bulaşıcı hastalık ruh hastalığıdır" diyor.
Korku, bir leke gibi büyür. Bazen umulmadık sebeplerle çeker, daralır, küçülür; ama daima oradadır.
90 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.