Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İsteklerin Yönetimi

Rezonans Kanunu

Pierre Franckh

Rezonans Kanunu Gönderileri

Rezonans Kanunu kitaplarını, Rezonans Kanunu sözleri ve alıntılarını, Rezonans Kanunu yazarlarını, Rezonans Kanunu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her ilişkiden yeni bir şeyler öğreniyor, yaşadığımız her aşkla daha büyük aşklara hazırlanıyoruz, ta ki, ruh ikizimizi yaşamımıza davet edene kadar.
Çok vahimdir ki ; insanın hayatını değişti­rememesinin asıl sebebi, bunu başaramaya­cağına kesin inanmış olmasıdır. Zira hayatımızın senaryosunu inançlarımız yazar.
Reklam
Gerçekte sınırlar sadece bizim beynimizdedir. Bu sınırları kaldırabilirsek önümüz uçsuz bucaksız im­kanlarla doludur. Asıl harika olan ise, bu fikrimizi artık sadece salt inançlarımıza veya tahminlere da­ yandırmak zorunda olmayışımızdır. Zira bilim, artık bu görüşe eşlik etmekte, bu fi kri destekle­ mekte ve onaylamaktadır. Hatta araştırmalar inanç­larımızla sadece kendi hayatımızı değil, çevremizi de etkilediğimizi ortaya çıkarmıştır. Düşünce gü­cümüz ve hislerimizle hayatımızda olmasını arzu­ladıgımız tüm değişiklikleri yapabilme imkanına sahibiz.
İçimizde temelleri bulun­mayan hiçbir olay, içimizde bir şeyleri titretemez.
Yani eğer sürekli, içimizde bir gerilim hissedebil­mek ve kitabın sürükleyici olması için, dramların konu edildiği ya da hikayede insanların öldürül­düğü kitaplar okur, kendi hayatımızda asla yaşamak istemeyeceğimiz olayların rezonans alanına giren filmler seyreder, bizi şok eden, içimizde tiksinme, karşı koyma ve iğrenme duyguları uyandıran ha­berleri ayrıntılı ve yoğun bir şekilde izlersek, işte o zaman, böyle rezonans alanları meydana getiririz. Çekim yasası işlemeye başlar ve biz asla olmak iste­mediğimiz şahsiyetle kendimizi gittikçe daha fazla özdeşleştiririz.
Reklam
Sürekli benzer filmler seyre­der, felaket ve açlıkla ilgili haberleri ve özel programları izlersek, yokluk ve fakirliğin, endişe, çaresizlik ve korkunun rezonans alanını oluşturu­ruz.
Yaşadığımız stres, zekamızın kısıtlanmasına, ve bilinçli algılarımızda bir azalma olmasına neden olur.
Korku uyandırıp kuvvetlendirmek için en uygun iletişim aracı haberler ve gazetelerdir. Onların saye­sinde sürekli savunma pozisyonunda bulunuruz ve bu, bedenimize çok ağır gelir. Kendimizi gitgide daha zayıf ve güçsüz hissederiz ve kısa bir süre sonra tüm ümidimizi yitiririz. Düşüncelerimiz endişe enerjisine esir düştüğü anda, korkularımızı doğru­ layan olayları yaşamımıza çekmeye başlarız.
"Hesaplarımızın şaştığı noktayı Tesadüf olarak adlandırırız."
Reklam
Eğer korkularının ve endişelerinin zihninde yol açtığı kısır döngüyü terk etmeyi başaramıyorsan, seni bu titreşimde tutan mekanı, kısa bir süre için, fiziksel olarak terk et. Bazen güç depolamak için birkaç saat bile yeter.
Uzun rahat ve sağlıklı yaşayacağım :)
Ben bu hastalıktan öleceğim. Bir sene sonra ölmüş olurum." diyormuş. Kimse onu göğüs kanserinin tedavi edilebilir olduğuna ikna edememiş. Ameliyatı başarılı geçmiş. Fakat hiçbir kanıt onun kanaatini değiştirmeye yetmiyormuş. Ve bu bayan bir sene sonra, bedeni için yıkıcı olan fikrini ifade ettiği günden tamtamına bir yıl sonra bir hastanede vefat etmiş. İsteklerimizin hangi yönde olursa olsun, ne kadar etkili olduğuna dair oldukça çarpıcı bir örnek, değil mi?
Hiçbir şey başkalarının zaferlerine tanık olmak kadar mo­tive edici olamaz.
Daha varlıklı olmak istiyorsan, çoktan belli bir zen­ginliğe ulaşmış insanların arasına girmelisin. Eğer istediğin uzun sürecek mutlu bir beraberlikse, uyumlu ve huzurlu çiftlerle bir arada olmalısın. İcra etmek istediğin belli bir meslek mi var? Dok­tor, teknisyen ya da herhangi başka bir şey mi olmak istiyorsun? Çevrende, bu mesleği uzun za­mandır icra eden insanların olmasına özen göster.
"Sadece bilmek yetmez, bilgiyi kullanmak gerekir. Sadece istemek yetmez, harekete geçmek gerekir."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.