Biz koşarken uçarken düşerken
Gülümseyen gözlerle izliyor bizi hayat
Ve en umulmadık zamanda
Yanağımıza bir bûse konduruyor
Kendini ele veren bir karanfil
Cennetin kırlarında bir mola
Usulca bırakılıyor avuçlarımıza
Ve bir zeyl, hayret kitabına.
Azaltan bir şey var beni dünyanın halinden
Bir dalgınlık, şeylerin düzeninden
Çoğalsa, aksa içime de
Akılla beslenen erdem
Hatırlasam neyi unuttuğumu
Duysa da sesimi bozkır, desem
Değilim ben bu trenin yolcusu
İneceğim istasyon geride kaldı
Yakalayın ruhum arkada kaldı
…